Şiir Defteri

SEVİLAY-5. BÖLÜM

Yazan: inan_sude1995
26.06.2022 / 00:00
530 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
... Tuğra: [Sadece çocuklarımı görmek istiyorum Feryal.] 09.28 [Onlara; "Babanız döndü ve sizi görmek istiyor." dersen kabul etmeyeceklerini ikimiz de biliyoruz.] 09.29 [O yüzden bir an önce, çocuklara gerçekleri anlat.] 09.29 -[Bunu yapamam, sen de düzenimizi bozamazsın. Bizi rahat bırak ve git.] 09.29 Tuğra: [Feryal, artık şunu kafana soksan çok iyi olur; çocuklarımı görmeden HİÇBİR YERE GİTMEYECEĞİM.] 09.30 Feryal hanım, iyice deliye dönmüştü. Bir anda ayağa kalkıp, odanın içinde dönmeye ve sinirle söylenmeye başladı; -O kadar kesin konuşuyor ki! Her şeyi anlatacak, hayatımızı berbat edecek! Ne yapacağım ben? Çocuklara, bilmedikleri her şeyi, bir anda anlatamam. Ama onun kazanmasına, bu sefer de izin vermeyeceğim! Feryal hanım, ard arda 38 kere Sevilay'ı aradı. Tabiki inatçı kızı, aramalarına cevap vermiyordu. -Nerede olacak gerizekalı? Yine Baharlara gitmiştir... Bahar, Sevilay'ın en yakın arkadaşıydı. Feryal hanım, çantasını ve telefonunu aldı. Baharların evine doğru yola çıktı. Kısa süre sonra oradaydı. Kapıyı çaldı. -Kim o? -Benim tatlım, Feryal. Bahar kapıyı açtı. -Hoşgeldin Feryal teyze. Annem, teyzemlere kadar gitti. Ben de daha yeni çay demlemiştim, geç otur. -Yok canım, yok. Oturmayacağım. Ben, benim kızı alayım da gideyim. -Senin kız? Sevilay mı? -Evet kızım. Çağır da gelsin hadi, önemli bir işimiz var onunla. -İyi de, Sevilay burada değil ki Feryal teyze... -Seni de kendine mi benzetmeye çalışıyor akılsız?.. Kızım söyle ona, bıraksın inadını bir kenarı da, gelsin. Önemli bir durum var diyorum. -Vallahi burada değil Feryal teyze. İstersen gel bak. -Bakarım bak. -Bakabilirsin Feryal teyze... -Sen ciddisin?.. -Evet, ciddiyim. Buraya hiç gelmedi. -Seni hiç aramadı mı peki? -Yok, biz en son geçen hafta konuştuk onunla. Ne zamandan beri yok ki? -Dünden beri yok. Telefonlarımı da açmıyor. Dün açtı ama, "Arama beni" demek için açtı. -Ben arayayım mı bir de?.. -Yok canım, ben bir yer daha biliyorum. Buraya gelmediyse, oradadır muhakkak. -Emin misin Feryal teyze? -Eminim canım. -Haber aldığında söyler misin, beni arasın? Aklım kalır yoksa. -Tamam canım, söylerim. Görüşürüz. -Görüşürüz... Feryal hanım, tam apartmanın kapısından çıkarken, telefonu çaldı. Sevilay arıyordu. Sinirle telefonu açtı. -Neredesin Sevilay? -Önemli bir şey mi var? -Neredesin?! -Önemli bir şey mi var diyorum? -Evet, var! Neredesin?! -Baharlardayım. -Aa, cidden mi?! Ben de Baharlardayım, çay içiyoruz. Ama seni göremiyorum? -... -Sevilay, hemen eve gel. Çok önemli bir durum var. -Ne oldu? -Sevilay soru sorma! Hemen eve dön. -Ya, birine bir şey mi oldu? -Kızım, bir durumun önemli sayılabilmesi için, birilerinin canının tehlikede falan mı olması lazım? Sana, soru sorma diyorum. Gelince anlatacağım. Hemen eve dön! -Tamam... Sevilay, annesinin böyle telaşlı konuştuğunu duyunca; 'Sanırım gerçekten kötü bir şey oldu.' diyerek toplandı ve eve döndü. Feryal hanım, Sevilay'ı kapının önünde bekliyordu. Sevilay gelir gelmez, kolundan tutup sürüklemeye başladı. -Hadi, yürü. -Sana da merhaba anne... -Benimle şöyle alaycı konuşmayı kes. Elimin tersini yiyeceksin ağzının üstüne! -Ne diyorsun sen ya?! Bıraksana kolumu, manyak mısın? -... -Ya çok sıkıyorsun! Bıraksana kolumu, canım acıyor! -.... -Ya, beni niye çağırdın? Nereye gidiyoruz? -... Feryal hanım, cevap vermiyordu. Git gide hızını arttırarak yürüyordu. Sevilay'ın kolunu, ne kadar sıktığının da farkında değildi. -Ya konuşsana! Feryal hanım, bir anda ağlamaya başladı... -Anne, iyi misin?.. -.... -Anne, ne oldu? Ablama falan mı bir şey oldu? -.... -Anne korkutuyorsun beni. Ne oldu ya? Feryal hanım, kafasını toplayamıyordu. 'Ne demem lazım?' diye düşünüyordu; ama bir cevap bulamıyordu... -Anne... Feryal hanım, durdu, Sevilay'ın kolunu bıraktı ve yavaşça yolun kenarındaki kaldırıma oturdu. Sevilay da annesinin yanına oturdu. Elini tuttu... -Anne, ne oluyor? Konuşacak mısın? Neden ağlıyorsun? -... -Anne, gerçekten korkuyorum. Hatamı anlayayım diye falan mı yapıyorsun? Ha?.. -Sevilay... Kızım. -Efendim anne. Ne oldu, anlat bana... -Ben, bir şey yaptım... Ama yapmak istememiştim. Zorunda kalmıştım. -Ne yaptın? -... Feryal hanım, hala ağlıyordu. -Ne yaptın anne? Çok mu kötü bir şey? Sevilay'ın bu sözleri üstüne, Feryal hanımın gözyaşları arttı. -Anne, yanlış bir şey mi söyledim ben? Özür dilerim... -Hayır... Hayır. Sen, yanlış bir şey yapmadın. Ben de yapmadım. Feryal hanım, bir an için bunu yapabileceğini düşünmüştü. Yani, gerçekleri anlatabileceğini... Ama gerçekleri anlatmak; gerçekleri anlatmanın, sandığı kadar kolay olmayacağını düşünmekten de zordu... ...
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • şairim42
  • asli-korkmz353
  • kalptenkelimeler
  • SürekliYazSürekliYaz
  • WhitePageSürekliYaz

Bağlı Üyeler

  • dalim00:34
  • whitepage00:30
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir