Şiir Defteri

ZİNA SUÇ OLMALIDIR YA DA ZİNA HUKUK VE MANTIK (DENEME)

Yazan: Birturkbilgesi
01.04.2021 / 04:55
406 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Önce mantık. Sorun varsa mantıksızlık var demektir. Ve siyaset demek sorunların çözümlenmesi değil daha da çoğalması demektir çünkü siyaset mantıksız bir dünya türüdür, mantıksızlığın 'halk iradesi' adı altında mantıksızlıkla iktidarıdır, egemenliğidir, diktatörlüğüdür, hükümdarlığıdır çünkü dünyada henüz alim, alime, bilge, bilimsel, 'Önce mantık' diyen bir halk yok. Görülmekte ki öteki ülkelerde de olduğu gibi Türkiye'de de ülkelik durumu, ve hukuk yönetimi konusunda mantıksızlık var. Örnek ki 'Önce vatan' denilmekte ancak vatanın, milletin, devletin fabrikaları, madenleri, servetleri, hakları yerli kapitalistlere de, yabancı kapitalistlere de satılmakta. 'Din, iman' denilmekte ancak zina, eşcinsellik, eşcinsel evlilik; toplumsal alanlarda mini şort diye külotla, bikini diye diye sütyen-külotla bulunmak; genelev, bar, pavyon, gazino, sıtriptiz(striptiz) kulübü, diskotek, ahlakdışı pılaj gibi dine, ve ahlaka aykırı mekanlar serbest. Yine örnek ki 'Suçu ve suçluyu övmek suç' ancak kendi öz bebek kardeşlerini, ve kendi öz çocuk kardeşlerini yani bebekleri, ve çocukları bile öldürtmekten çekinmemiş Osmanlı sultanılarını(sultanlarını) bir de, üstelik de 'devlet bekası' saçmalığı altında övmek serbest yani suç değil, yani hangi ülke bebeklerin ve çocukların öldürülmesine izin verir de bu duruma bir de 'devlet bekası' mantıksızlığı saçmalığı denilmekte? Öyle ise demek ki suçları, ve suçluları övmek suç olmamalı yoksa durum mantık bilimi açısından mantıksızlık olur. Bu mantıksızlığın nedeni Türkiye'nin de, öteki ülkelerin de Muhammed'in de, Atatürk'ün de dediği gibi 'Bilim ve ahlak' ile değil; akıldışılık, bilimdışılık, ahlaka aykırılık, mantıksızlık, düşmanlık, bölücülük dünyası olan siyaset türü ile yönetilmesidir çünkü siyaset izin vermedikçe hiçbir akıldışılık, ahlakdışılık serbest olmaz yani açık ki siyasetin durumu 'Tavşan kaç, tilki tut', 'Ne şiş yansın ne kebap' durumudur yani toplumları 'aldatmak, yanıltmak, kandırmak, uyutmak' dünyasıdır yani alimlik, alimelik dünyası değil 'tilkilik' dünyasıdır. Öteki ülkelerdeki hukuklarda olduğu gibi Türkiye'deki hukukta da mantık bilimi açısından büyük mantıksızlıklar var. Örnek ki zina konusu. Zina, Türkiye ceza hukukuna göre suç, yasak değil yani serbest oysa zina pekçok ülkede, üstelik de idam cezası verilen bir suç ki Türkiye'de de önceleri suç idi. Bu durum şunu göstermekte: Hukuk mantık dünyası olmadığı için; istediği şeyi suç yapabilir, istediği şeyi suç olmaktan çıkarabilir; suçlara istediği cezayı verebilir yani bilimdışı hukukun yani bilim olmayan hukukun yani siyasetin yaptığı hukuk gerçekte bir hükümdarlık, 'Astığım astık, kestiğim kestik' durumudur, bu nedenle ki aynı suça farklı illerdeki farklı mahkemelerde farklı kararlar verebilmekte, bu nedenle de yerel mahkeme kararları İstinaftan ve Yargıtay'dan, ve Aihm'den daha çok dönme durumu, eğilimi içine görmektedir oysa hukuk 'hükümdarlık' dünyası değil bilim dünyası olmalıdır oysa 21. yüzyılda bile hukuk henüz bilim durumunda değildir, siyasetin bir araçı(aracı) yani siyaset durumundadır. Gelelim yine zina konusuna. Zina neden suç olmaktan çıkarıldı acaba? 'Zinayı erkek yapınca suç olmuyor da kadın yapıyor diye neden suç oluyor?' diye suç olmaktan çıkarılmışsa açık ki doğru olan şey zinanın erkek için de suç yapılmasıdır. 'Zina yaptı yani birini becerdi ya da birine kendini becertti diye bir şirketin, işyerinin sahibinin, sahibesinin yıllarca hapiste kalıp işyerinin kapanması ve çalışanlarının işsiz kalması mantıklı değil' diye zina suç olmaktan çıkarılmışsa tecavüz suçuna hem neden ceza verilmekte, hem de neden çok ceza verilmekte çünkü sonuçta tecavüz de 'birinin becerilmesi'dir. Denilecek ki tecavüzde rıza yok; iyi de zinada da eşin rızası yok; yani bu durumda açık ki zinaya da ceza verilmelidir yani tecavüze 60-70 yıla kadar hapis cezası verilirken zinaya hiç hapis cezası verilmemesi mantık bilimi açısından mantıksızlık durumudur, düşünün ki eş ile rızası dışında cinsel ilişki bile tecavüz suçu sayılmaktadır ancak eşi aldatmak cezasızdır. 'Evlilik sözleşmedir' diye evliliğe ve evlilikteki cinsel ilişki dünyasına iş dünyası gibi yaklaşılıyorsa yani evlilikteki cinsel ilişki bir duygu değil de yalnızca cinsel, nicel, mekanik bir ilişki olarak tanımlanıyorsa yani zinanın suç olmaması bu nedenle ise bu da mantıksızlıktır, yanlıştır çünkü evlilikteki yani eşler arası cinsel ilişki genelevdeki cinsel ilişkiden farklıdır çünkü evlilikteki cinsel ilişki öncelikle duygu temeli üzerine kuruludur yani zina suç olmazsa duygu cezalandırılmakta, duygusuzluk yani vicdansızlık ödüllendirilmektedir ancak öteyandan da hayvanlara vicdansızlık bile cezalandırılmaktadır yani evlilik 'İş, şirket sözleşmesi' gibi değil 'Duygu' olarak düşünülmelidir ki duygunun zıttı durum vicdansızlık, merhametsizliktir ki hayvanlara bile vicdansızlık, merhametsizlik hapis cezası almakta, yani aldatılan eş zulüm gören bir hayvanın çektiği acıdan azını çekmektedir ya da zulüm gören hayvan gibi bir acı çekmemekte midir yani evlilik duygusuzluğun birliği, vicdansızlığın-merhametsizliğin dünyası mıdır? Bir de şu var: Eşi aldatmak yani zina suç değil ancak patronu aldatmak suç; hapis cezası gerektirmese de, yalnızca 'Tazminatsız olarak işten çıkarılma' cezası olsa da cezası var, örnek ki işçi 'Hastayım' diye iş gitmeyip düğüne giderse yani patronunu aldatırsa tazminatsız olarak işten çıkarılma cezası görür yani ceza görür, cezalandırılır ancak aynı işçi eşini aldatırsa bir hapis cezası almaz, sevdiği başka biri varsa da boşanmak onun için ödül olur ancak işsizlik kimse için ödül değildir. Düşünün ki birini itmek bile suç ancak eşi aldatmak, evliliğe ihanet etmek suç değil. Birinin küçücük birşeyini çalmak hapis cezasılı(cezalı) suç ancak eşin duygularını, geleceğini, hayatını, evliliğini çalmak suç değil durumu. Tecavüz edilenin duygu durumunu önemseyen hukuk acaba evlilik kurumunda duyguyu neden önemsememek durumu içinde görünmekte? Zinanın suç olmaktan çıkarılmasının, Batıyı da kapsayan temel nedeni bence; kadınların örnek ki pılajlarda bikini, mayo yani sütyen-külot yani ahlakdışı bir durumla olmasının zina sayılma gerektirmesidir, bunun da hem moda ekonomisine, hem de turizım(turizm) ekonomisine darbe vurmasıdır yani 'para'dır yani devletin yani siyasetin ahlak kaygısı değil para kaygısıdır ancak aynı siyaset tuhaf ki 'Önce ahlak' demek olan dinden, ve 'Önce ahlak' demek olan Türklükten söz edebilmek mantıksızlığı içinde de. Gerçek ki zina da suç olmalı, ve hapis cezası almalıdır; birşey Batıda suç değil diye serbest yapılamaz çünkü doğrunun ölçütü, pusulası akıldışı-ahlakdışı-insanlıkdışı Batı değil Muhammed'in de, Atatürk'ün de dediği gibi 'Bilim ve ahlak'tır. Bilim zaten mantık da, ahlak da beyinin ve mantığın soyut nitel zirvesidir. Açık ki zina suç değilse hukukta mantıksızlık sorunu vardır. İstiklal marşı diyor ya 'Nasıl böyle bir imanı boğar, medeniyet canavar?' diye; siyaset için de durum şu: 'Siyaset denilen mantıksızlık, akıldışılık, ahlakdışılık, bilimdışılık bu ülkeyi kurtaramaz'. Türkiye'yi de, öteki ülkeleri de ancak Muhammed'in de, Atatürk'ün de dediği gibi 'Bilim ve ahlak' kurtarır. Açık ki hukuk 'Deveye sormuşlar, boyunun/boynun neden eğri?' durumu göstermektedir ki bunun nedeni de ülkenin yani hukukun Muhammed'in, ve Atatürk'ün de dediği gibi bilim ve ahlak ile değil bilime ve ahlaka aykırılık dünyası olan siyaset türü ile yönetilmesidir, yani 'Tavşan kaç, tilki tut'. Necdet Gürçiftçi Hiçbir dini inançtan ve hiçbir siyasi partiden yana olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 1.4.21/04.55
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • asli-korkmz353
  • kalptenkelimeler
  • SürekliYazSürekliYaz
  • WhitePageSürekliYaz
  • Sürekli_Yaz
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir