Şiir Defteri

ORUCUN KEFARETİ OLMAZ SAVIM (DENEME)

Yazan: Birturkbilgesi
08.04.2022 / 22:14
486 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Hep derim: Dini soyut anlamında yani gerçek olarak ancak dinsizlerden öğrenebilirsiniz. Dinin amacı ibadet(tapınma) değil insanca insan olmaktır ve insanca bir dünya yaratmaktır. O yüzden ki bir hadis de 'Alimin uykusu, cahilin ibadetinden hayırlıdır', der. Bir başka hadis de 'Dinsiz de olsalar alimlerin yeri Cennet katıdır' der. Yine bir başka hadis de 'İlimin olmadığı yerde din de olmaz' der. Yani gerçekte İslamiyet'in temelinin de namaz değil bu hadislerden çıkan, bu hadislerde içerilen amaç, öz, içerik olduğu anlaşılır. Acaba oruç tutan Müslümanların yüzde kaçı; din, alim, ilim üzerine hadisleri bilir? Acaba oruç tutan Müslümanların yüzde kaçı on ayet, on hadis bilir? Acaba oruç tutan Müslümanların yüzde kaçı on İslam aliminin adını sayabilir? Zayıflayan din, zayıflayan din inancı; ticarete, siyasete, cehalete, törenlere, törelere, geleneklere ve nefse sığınır ve birgün bir de bakarsınız; bikinili, mayolu, mini etekli, sigara içen, içki içen, hiç kitap okumayan, dövmeli, dinin ilkelerinden habersiz, ahlakdışılık içinde, edebdışılık içinde, bedene bağımlı, dünyaya köle, nefs içinde, nicel, tikel, bencil, sorumsuz, kendini beğenmiş, cahil, bilinçsiz, mantıksız bir sözde, garip bir dinli sınıfı türemiştir. Oruçun kefareti olmaz diye geçen Ramazan ayı'nda yazdım; televizyonda 'Oruç(Oruc) tutmamanın kefareti(bedeli, fidyesi, diyeti, eşdeğeri) olur' diye konuşanları görünce bu konuda yine yazmak gerektiğini anladım. Üstelik de Prof Yaşar Nuri Öztürk gibi bir Prof. 'Oruç tutmamanın fidyesi olur' dedikten ve Diyanet de oruç tutmayanlar için günde 8.5 Tl bedel belirttikten sonra durumun vehametinin vehametinin vehametle ilerlediğini daha iyi anladım. Bence; oruçun yani oruç tutmamanın bedeli, kefareti, fidyesi, diyeti, eşdeğeri olamaz; dinde böyle şey olmaz. Oruç tutmamanın bedeli, diyeti, kefareti, eşdeğeri olur diyenler oruçun anlamını, nedenini, amacını, işlevini nitel, soyut olarak anlamamak, kavramamak, nefse bağımlı olmak; oruçu niceliğe indirgemektir. Oruçun gerçek tanımı, gerçek anlamı, gerçek amacı; sevap için ya da bedensel olarak sağlıklı olmak için gün boyu aç, susuz kalmak ya da fakirlerin(yoksulların), açların hallerini(durumlarını) anlamak için gün boyu aç, susuz kalmak değil; gün boyu birşey yiyip içmemek değil; nefsi yok etmek, ruhu nefssizliğe, edebe, ahlaka, merhamete, vicdana, bilime(ilime), dünyadışılığa, bedendışılığa, nicelik dışılığa, mantıklı olmaya, dürüst olmaya, güvenilir olmaya yöneltmektir yani soyut bir kurumdur oruç. Savımı basit, kolay, üç örnekle açıklayacağım: Oruçun yani oruç tutamamanın kefareti, bedeli, fidyesi, diyeti, eşdeğeri olur demek; bir insanın yıllarca yıkanmayıp, yıkanmadığı her yıl için para vermesine benzer. Ya da 'Sana para vereyim, il(şehir) hamamına git, benim yerine sen yıkan, ben de yıkanmış, temizlenmiş olayım' demeye benzer. Ya da pansumanı yaralıya ya da ameliyatı hastaya değil de başka, sağlam birine yapmaya benzer. Oruç genel anlamda ruhu temizlemek, arıtmak içindir dünyadan, bedenden yani nefsten. Yani bu durumda; oruç tutmamak ya da tutamamak ruhu arıtmamış olmaktır ve ruhu temizlememenin karşılığında ise bir para vermektir. Yani oruçun anlamı para vermek değil ki ruhu temizlemek, ruhu nefsten uzaklaştırmak; para ise nefsin türlerinden biridir yani tutulmayan oruç karşılığında birilerine para vermek onlara nefs vermek demektir yani oruçun yapma dediği şeyi yapmaktır. Bedeninizi(Vücudunuzu) yıkamayıp, karşılığında birilerine para vermenizle bedeniniz temizlenmiş mi oluyor? Oruç tutmamayı paraya eşdeğerlemek şu yanlış, kötü sonucu da yaratır: Birileri her Ramazan ayı şunu düşünmeye, ummaya, beklemeye başlar: 'Birileri oruç tutmasa da bize para verse'. Bunun sonucu bir de dinlilerde, oruç tutanlarda; oruç tutmamaya doğru bir eğilim, yönelim de başlayabilir. Ondan sonra da din 'Al gülüm, ver gülüm' olur. Daha sonra da din; 'Din güzeli sever' denilip kadın güzelliğine ve 'Din savaşı sever' denilip savaşa, teröre, silaha indirgenir. Kural, gerçek, ilke, yasa şudur: bir din yada dinli nicelleştikçe, somutlaştıkça, nitellikten uzaklaştıkça, soyutluktan uzaklaştıkça, ruhtan uzaklaştıkça, bedenselleştikçe, dünyalılaştıkça din ya da dinli olmaktan çıkar. Oruçu soyutluğa, ruha yükseltmeyip açlığa, susuzluğa, bedene indiren mantık olağan ki işi kefaret, diyet, bedel, eşdeğer adı altında paraya yani nefse de döker. Necdet Gürçiftçi İnternetde yayınlandığı zaman: 12.7.14/04.08
Düzenleme: 08.04.2022 / 22:15
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • asli-korkmz353
  • kalptenkelimeler
  • SürekliYazSürekliYaz
  • WhitePageSürekliYaz
  • Sürekli_Yaz

Bağlı Üyeler

  • KırıkSaat19:44
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir