Şiir Defteri / Sizin Köşeniz / ÖNCE İMAN DEĞİL DİN GEREKLİ DURUMU (DENEME)

Yazardan en yeniler

Önce mantık çünkü mantık demek dürüstlük, iyiniyet, ve doğruya ulaşmak andıdır yani mantıksızlık dürüstlüğü, iyiniyeti, ve doğruyu istememek demektir. Mantığın iki temel durumu var: 1- Sayısal mantık, 2- Sözel mantık. Sayısal mantık şöyle ki '1+1=2' ise örnek ki 5+6=20 denilemez yani 5+6=11 olur ancak. Sözel mantık ise önce sözcüklerin doğru anlamlarını bilmek, kullanmak, içermek ile olur; örnek ki kara beyaz denilmişse kömüre beyaz denilemez. Birileri demokrasi, laiklik, özgürlük gibi konularda da olduğu gibi din konusunda da sözcüklerin doğru anlamlarını kullanmayıp ya cehaletlerinden ya da çıkarlarına öyle uygun olduğu için din diye dine aykırı şeyler öğretmekte; çıkarları gereği doğruları öğretmekten uzak olanlar da Arabça sözcükler kullanıp yanlışlarının anlaşılmasını önlemeye çalışmak durumu içinde olmaktalar ki akıldışı bir dünya olan siyaset de bu duruma önderlik etmek durumu içinde. Örnek ki din diye 'İman' istiyorlar yani sözel mantık olarak 'Din=İman' diyorlar. 'İman' Arabça sözcük; Türkçesi Türk dil kurumu sözlüğüne göre 'İnanç' imiş. Peki 'İman' yerine neden 'İnanç' demiyorlar; çünkü işlerine gelmiyor çünkü sözcükler Türkçe olursa 'korku' ve doğaüstülük, bilimdışılık oluşturulamaz. Açık ki dini bilmiyorlar yani dini tanımlayan Din hadisileri'ni bilmiyorlar. Din hadisileri ne diyor; 'Din bilim, ahlak, vicdan, merhamet, adillik, dürüstlük, sakinlik, medenilik, tarafsızlık, nefssizlik, ve inziva demektir' diyor yani bunlar yoksa din de, dinlilik de olmaz diyor; öyle ki 'Din bilimdir, bilim yoksa din de olmaz', 'Bilim Çin'de de olsa gidip öğrenin', 'Alimin uykusu bile cahilin ibadetinden üstündür', 'Alimler peygamberlerin varisleridir', 'Bilim öğrenmenin sevabı kırk yıl ibadetin sevabıdır', 'Sultanlarla düşüp kalkan alim hırsızdır', 'Kişinin girdiği en güzel yer hamam, en kötü yer düğün evidir', 'Din edebtir edeb giderse din de gider', 'Din utanmaktır utanmak yoksa din de olmaz', 'Gürültü yapan bizden değildir', 'Gerçek insan ikidir: alim ve öğrenci, bunların arasında olan insanda hayr yoktur', 'Allah'ın en hoşlanmadığı helal kadın boşamaktır', 'Gizli hallerinde aleni hallerinde davrandığın gibi davranman tam bir fazilettir', 'Güçlü kimseye dünyalık elde etmek için eğilen kimsenin yüzüne Allah dünyada da ahirette de bakmaz', 'İnsanların Allah'tan af edilmesini dilemedikleri büyük bir günah vardır, o da dünya sevgisidir', 'Kılıç çekmeden, mızrak vurmadan, ok atmadan Allah yolunda bir saat durmak göz ucu kadar isyansız altmış senelik ibadetten eftaldir', 'Kim insanların kalbini kazanmak için güzel konuşmayı öğrenirse Allah kıyamette onun hiçbirşeyini kabul etmez', 'Kıyamet öncesi ticaret yaygınlaşacak öyle ki kadın bile kocasına ticarette yardım edecek', 'Bir hükümdar ya da vali ihtiyaç sahiplerinin yüzüne kapıyı kapatırsa Allah da gök kapılarını onun yüzüne kapatır', 'Bina sahipliği sahibinin başına beladır', 'Toprağınızı kiraya vermeyin', 'Dünyadan yeterinden çoğunu alan helakinden almış olur', 'Lakap takmayın', 'Ramazan demeyin Ramazan ayı deyin çünkü Ramazan Allah'ın isimlerinden biridir', 'Elle, başla, işaretle selam vermeyin', 'Borçlu ölen müminin borcu benimdir', 'Camide ticaret yapanlara 'Allah sana kazanç vermesin' de', 'Çarşıya ilk giren, son çıkan kişi olma çünkü çarşı Şeytan'ın mescididir', 'Doğru sözden daha üstün bir sadaka olmaz', 'Ev namus yurdudur', 'Kim bir falcıya veya kahine gelip söylediklerini tasdik ederse Muhammed'e indirilene küfür etmiş olur; kim kahine gelip de birşey sorarsa kırk gece tevbesi kabul olmaz, söylediklerinde onur doğrularsa kafir olur', 'İstanbul'un fethi kıyamet belirtisidir', 'Münafığın alameti üçtür: Konuştuğu zaman yalan söyler, söz verdiğinde tutmaz, güvenilmez, emanete ihanet eder'. Bu durumda; iman eden ancak Din hadisileri'ne aykırılık içinde olan insan dine de aykırı durumda olmuş olur; bu durumda imanı da dine aykırı olur yani önce Din hadisileri'ne uymak, sonra iman etmek mantıklıdır çünkü Din hadisileri 'Din hadisileri'ne aykırılık varsa din olmaz' diyor yani demek ki önce iman edip sonra Din hadisileri'ne uymak olmaz çünkü bu durumda önce dine aykırılık olur. Örnek ki siyaset tarafsızlığa, dürüstlüğe, bilime, ahlaka, nefssizliğe aykırıdır, yani hem siyasetçi olunup ya da siyasete destek verilip hem de dinli olunamaz. Örnek ki hem astrolojiye, medyumluğa, fala inanıp hem de dinli olunamaz. Örnek ki hem kira almak için ev satın almak da tarlasını satmak yerine kiraya vermek de dine aykırıdır. Örnek ki bilimle ilgilenmemek, bilimi dinlememek, bilime aykırı şeylere ilaç, şifa, çözüm diye gitmek de dine aykırıdır. Örnek ki 'Ramazan ayı' yerine ısrarla 'Ramazan' denilmekte. Örnek ki turizım(turizm) diye bikini, mayo yani sütyen-külot, ahlaka aykırı işler yapılmakta. Örnek ki zina yasak değil, genelev gibi ahlaka aykırı mekanlar serbest. Örnek ki toplumsal alanlarda ahlaka aykırı giyimlilik serbest. Örnek ki öz bebek kardeşlerini, öz çocuk kardeşlerini bile öldürtmekten çekinmemiş sultanlar, ve onları öven siyasetçiler, siyasi partiler baştaçı edilmekte. Yani, imandan önce, Din hadisileri'ne uymak gerekli, din için de, dinli olmak için de yoksa durum din değil dini inanç olur. Bu nedenle ki İslamiyet'in ilk ayeti, ilk emiri bile 'Allah de' değil ya da 'Secde et' ya da 'Namaz kıl' değil ya da 'dua et' değil 'İkra/Oku'dır. Belli ki Müslümanların dünya önderi, lideri; Müslüman ülkesilerinin(ülkelerinin) dünyanın ve insanlığın merkezi olmasını istemeyen mantık Müslümanları dini tanımlayan Din hadisileri'nden uzak, yoksun tutmaya çalışmakta, ve onları akıldışı-ahlakdışı siyaset, akıldışı-ahlakdışı özel sektör, akıldışı-ahlakdışı moda, akıldışı-ahlakdışı turizım(turizm), akıldışı-ahlakdışı ünlü, akıldışı-ahlakdışı Batı dünyasına yönlendirmeye, bağımlı etmeye, köle etmeye çalışmaktadır. 'Doğru sözden daha üstün bir sadaka olmaz' hadisi gereği bu yazım da size sadaka olsun. Sünnilik Din hadisileri'ne uymak sünneti olmalıdır; İslamiyet'i akıldışı-ahlakdışı Batı, akıldışı-ahlakdışı siyaset, akıldışı-ahlakdışı özel sektör, ve hem en büyük cehalet, hem kötülüklerin nedeni ve amaçı(amacı) olan, hem de önce akılı, mantığı, sonra da ahlakı, vicdanı yok eden nefs yararına sündürmek değil. Din açısından mantıklı olan şu ki yani 'Din doğru ve iyi ise'; 'Önce Din hadisileri'ne uymak, sonra iman' yani 'Önce Din hadisileri ile temizlen, arın, sonra gel' durumu, yani önce tıp fakültesinden diploma almak, sonra doktor olmak durumu gibi, yani önce doktor olunup sonra diploma alınmaz. Necdet Gürçiftçi Hiçbir dini inançtan ve hiçbir siyasi partiden yana olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 23.3.21/08.03

ÖNCE İMAN DEĞİL DİN GEREKLİ DURUMU (DENEME)

Yazardan en yeniler

En Çok Okunanlar

Yeni Üyeler