Şiir Defteri

OKULLARDAKİ İNGİLİZCE TUZAĞI DURUMU DURUMU (DENEME)

Yazan: Birturkbilgesi
24.01.2021 / 13:20
471 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Hangi mantık, amaç ile ki anaokulularına(anaokullarına) ve ilkokullara bile İngilizce dersi koyulmuş. Bu durum açık ki yalnızca bilimsellikten değil 'eğitim'den de anlamamak durumudur. Savım ki üniversite altı eğitimde özelde İngilizce, genelde yabancı dil dersi Türkiye'ye farkında olunmasa da tuzaktır, kötülüktür, zarardır, düşmanlıktır. Geçtim ortaokulu, liseyi; anaokulunda ve ilkokulda İngilizce dersinin ne işi var; Amerikalılar ve İngilizler bile İngilizceyi tam, doğru, iyi bilmiyorlarken; ve Türkiye'de bile Türkçe doğru, iyi, tam bilinmiyorken? Gerçek ki özelde anaokuluna ve ilkokula İngilizce ya da yabancı dil dersi koymak Arabça ve Osmanlıca koymak isteyen siyasi dünyanın yanlışıdır ya da 'Acaba Abd Türkiye ile dost olmak için, Türkiyelilere çocukluktan İngilizce öğretilmesini istedi?' diye düşünebilir mantık bilimi. Anaokuluna, ilkokula, ortaokula, liseye giden kaç çocuk Abd'ye, İngiltere'ye gidecek; ya da toplumda iletişim için İngilizceye ya da yabancı dile gereksinim duyacak? Gerçek ki Türkiye'nin İngilizce ya da yabancı dilden önce; Muhammed'in de, Atatürk'ün de dediği, istediği gibi, 'Bilim ve ahlak' üzerine kurulu bir ülke olmaya gereksinimi var ancak görülmekte ki ülkede zina, genelev, bar, pavyon, sıtriptiz(striptiz) kulübü, eşcinsellik, eşcinsel evlilik, akıldışı-ahlakdışı moda, akıldışı-ahlakdışı turizım(turizm), akıldışı-ahlakdışı medya bile serbest. Abd'de, İngiltere'de, okullarda zorunlu Türkçe dersi var mı da Türkiye'de, okullarda zorunlu İngilizce dersi var? Gerçek ki dünya çapında güçlü devletin dili öğrenilir; demek ki Türkiye 2021 yılında bile güçlü bir devlet değil dünya çapında çünkü 'siyaset', 'demokrasi' diye, Atatürk'ün 'Önce bilim, ahlak ve Türkçe' yolundan uzaklaşılmış. Türkiye sömürge mi de çocuklarına üstelik de zorunlu olarak İngilizce, yabancı dil öğretiliyor oysa tüm dünya Türkçe öğrenmeli idi çünkü dünyanın tek evrensel ve mantıklı dili Türkçedir; Türkçe üzerine öyle bir sınav yaparım ki Türkçe öğretmenleri, Türkçe akademisyenleri bile geçemez; yani 'Türkçe' diye öğretilmekte olan dil gerçekte Türkçe değil, gerçek Türkçe değil, sanı Türkçe, varsayım Türkçe. 'Bisiklet' yerine 'Oturgaçlı götürgeç'e gülenler gerçek ki hem Türkçeyi anlayamazlar, hem de Türkiye'ye, Türkiye çocuklarına İngilizceyi, yabancı dili dayatırlar. Okullarda özelde İngilizce, genelde ise yabancı dil öğretilmesi yoz annelerin ve yoz babaların hoşlarına gitmektedir çünkü onlar çocuklarının Abd'de, Ab'de okumalarını, ve oralarda yaşamalarını istemekte yani Türkiyeli değil Abd'li, Ab'li olmalarını, ve kapitalistler için çalışmalarını, çok zengin olmalarını, çok ünlü olmalarını istemekte yani felsefe, bilim ve insanlık için bir amaçları yok belli ki çünkü bir çocuk gerçekten zeki ise ya da üstün zekalı ise.bunu kendi ülkesinde gösterme zekasını da gösterebilmelidir yani 'gavur'un hazır olanaklarında zeka göstermek zekilik değildir. Mustafa Kemal'i olmayan bir ordunun komutanlığına gönderdiklerinde Mustafa Kemal 'olmayan ordu'yu var etti çünkü Mustafa Kemal gerçekten üstün zekalı idi, yan, zekanın da, üstün zekanın da iki temel belirtisi, koşulu şudur: 1- Kendi ülkesine hizmet. 2- İnsanlığa hizmet; peki çocuklarının yabancı dil öğrenmesini, Abd'de, Ab'de okumasını isteyen kaç ailenin bu iki amaçı(amacı) var? Öyle ya da böyle; konunun yani okullarda İngilizce öğretilmesinin savım ki 7 sorunu, tehlikesi, zararı, kötülüğü var: 1- Akıldışı-ahlakdışı-insanlıkdışı Abd'ye hayranlık yaratır. 2- Akıldışı-ahlakdışı-insanlıkdışı Abd'nin akıldışı-ahlakdışı-insanlıkdışı ünlülerine hayranlık yaratır. 3- Akıldışı-ahlakdışı-insanlıkdışı Abd'nin akıldışı-ahlakdışı-insanlıkdışı modasına hayranlık yaratır. 4- Akıldışı-ahlakdışı-insanlıkdışı Abd'nin akldışı-ahlakdışı-insanlıkdışı hayatına, dünyasına, durumuna hayranlık yaratır. 5- Akıldışı-ahlakdışı-insanlıkdışı Abd'nin akıldışı-ahlakdışı-insanlıkdışı müzik türülerine(türlerine) hayranlık yaratır. 6- Özelde akıldışı-ahlakdışı-insanlıkdışı Abd'ye, genelde ise akıldışı-ahlakdışı-insanlıkdışı Batıya Beyin göçü yaratır. 7- Türkiye'de akıldış-ahlakdışı-insanlıkdışı moda türü yaratır; bu da sonuçunda(sonucunda) da Türkiye'de akıldışı-ahlakdışı-insanlıkdışı ünlü türü kitlesi ve akıldışı-ahlakdışı-insanlıkdışı hayat biçimi artar ve egemenleşir; bunun sonuçunda da başta yetişkin insan dişisine karşı suçlar olmak üzere suçlar artar. İşte; bugün masum, önemli, güzel, iyi, doğru görünen birşeyin gelecekteki kötü, yanlış, zararlı sonuçları bunlardır. Gerçek ki yabancı dil dersi ancak üniversitede ve seçmeli olmalıdır. Doğru, gerçek eğitimin amaçını Atatürk 'Bilim ve ahlak' olarak tanımladı; Muhammed ise daha ayrıntıya inerek, dini tanımlayan Din hadisileri ile 'Bilim, ahlak, vicdan, merhamet, adillik, dürüstlük, tarafsızlık, medenilik, nefssizlik, ve bunlarla inziva' diye tanımladı. Bir de ülkenin ve eğitimin durumuna bakın; Atatürk ile de, Muhammed ile de ne alaka? Bilimdışılık çalıyor, ahlakdışılık oynuyor. Türkiye çocuğu yabancı dil değil; felsefe, bilim, ahlak ve Türkçe öğrenmelidir çünkü Türkiye yabancı ülke değil, yabancı ülkeler Türkiye sınırları dışında. Burası Türkiye; 'gavur' kendi dilini öğretecekse kendi ülkesinde öğretsin; 'gavur' önce ahlak öğrensin çünkü savım ki ahlak zekanın, akılın, mantığın, beyinin, ruhun, akıl-ruh sağlığının, özgürlüğün, demokrasinin, laikliğin, medeniliğin, insanlığın, evrimin ve evrenin en nitel soyut zirvesidir. Zinanın, fuhuşun, pornonun, ensestliğin, uyuşturucunun, çıplaklığın, eşcinsel evliliğin serbest olduğu Batının dilini öğrenmek zorunluluğu da, dayatması da, seçimi de onur, gurur, övünç, ilerleme, gelişme, yükselme gibi şeyler değildir; gerilemedir, yenilgidir, başarısızlıktır, köleliktir. Ülkenin de, siyasetin de, eğitimin de, ünlülerin de, medyanın da, hukukun da, demokrasinin de, laikliğin de, modanın da, turizımın(turizmin) da felsefeye, mantığa, bilime, ahlaka ve Türkçeye aykırı durumundan da; okullarda yabancı dil öğretilmesinden de utanıyorum. 'İki lisan, iki insan' değil artık çünkü dünya da, insanlık da akıla, mantığa, ahlaka, vicdana ve insanlığa aykırı durumda; yani artık 'İki lisan, bir düşman daha' durumunda çünkü yabancı dil öğrenmek bilimsel amaçlı değil kibir, bencillik, nefs amaçlı; nefs de hem en büyük cehalettir, hem kötülüklerin nedeni ve amaçıdır, hem de önce akılı, mantığı, sonra da ahlakı, vicdanı, akıl-ruh sağlığını ve insanlığı yok eder. İnsanı ve insanlığı yabancı dil değil; 'Bilim ve ahlak' özgür eder ancak. Fahişelerin bile birden çok yabancı dil öğrendikleri dünyada fahişelerin öğrenemedikleri tek şey 'ahlak'tır yani 'Önce ahlak', sonra 'bilim' öğrenilmeli. Elli işyerim olsa idi, hiçbirine yabancı dil bileni almazdım. Zeki isen kendi dilinde ve kendi vatanında, kendi ülkende göster. 'Önce felsefe, mantık, bilim, ahlak ve Türkçe'. Necdet Gürçiftçi Hiçbir dini inançtan ve hiçbir siyasi partiden yana olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 24.1.21/13.20
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • asli-korkmz353
  • kalptenkelimeler
  • SürekliYazSürekliYaz
  • WhitePageSürekliYaz
  • Sürekli_Yaz

Bağlı Üyeler

  • CECO09:53
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir