Şiir Defteri

KİMLİKLERDE MEDENİ HAL DİNİ VE EĞİTİM DURUMU SORUNU (DENEME)

Yazan: Birturkbilgesi
22.12.2018 / 12:16
777 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
En basit akıl bile doğru düşündüğünü, doğruları düşündüğünü sanır. Örnek ki birzamanlar(bir zamanlar) tüm insanlar dünyanın düz olduğunu ve dönmediğini düşünüyorlardı, ve buna yemin bile edebilirlerdi; hoş, günümüzdeki dini inançların kutsal kitapları da yandaşları farkında olmasalar da hala dünyanın düz olduğunu ve dönmediğini yazmaktalar da. Yine bu konuya örnek ki günümüzde bile insanların belki %99'u güneşin sarı renkte olduğunu düşünmekteler ve buna yemin bile debilirler oysa gerçekte güneş sarı renkte değil. Felsefenin ve bilimin amaçı(amacı) 'gerçekten doğru olan'ı bulmaktır yani doğru konusundaki kararı yani doğruyu insanlara bırakmamaktadır çünkü rahimde üniversite, bilim yok. Türkiye'deki kimliklerde 'Medeni hali' diye bir bölüm var. Böyle bir sorunun yanıtı(cevabı) 'Evli' ya da 'Bekar' değil; 'Medeni' ya da 'Medeni değil'dir. Eskiden 'Medeni hali' bölümüne 'Evli', 'Bekar' ya da 'Dul' yazılırdı. Şimdi ise 'Dul' kaldırıldı, dula da 'Bekar' yazılıyor. Gerçek ki Türkiye'de yalnızca felsefe ve bilim bilmek yetmez; Türkçeyi de doğru ve iyi bilmek gerekir çünkü 'Bekar' sözcüğünün anlamı 'Arı yani namusu yani baylar için bakirliği, bayanlar için ise bakireliği sürmekte'dir. Bekar sözcüğü 'ar' sözcüğü olmadan anlaşılamaz; 'bek' ise daha önceki bir yazımda da ileri sürdüğüm gibi Türkçeden İngilizceye de geçmiş olan 'bek(back) sözcüğüdür ve 'beklemek'tir yani 'Henüz bakirliği bulunan bay, bakireliği bulunan bayan' yani 'Bacak arası namusunu henüz bekleyen, koruyan' anlamındadır. Yani bu durumda; boşanmış ya da eşi ölmüş kimseye 'bekar' denilemez; bekar ancak hiç cinsel ilişkiye girmemiş kimseler için kullanılabilir. 'Dul' sözcüğünden özellikle dul bayanların toplumda hor görülmesini önlemek için 'Medeni hal' bölümüne dul yazılmasından vazgeçilmiş olmalı; ancak düşünün ki 30'una, 40'ına, 50'sine gelmiş bir bayanın kimliğinde 'Bekar' yazıyorsa buna hem gülenler olabilir hem de 'Acaba bunda bir özür, sorun mu var?' diye düşünenler. Yani bekarlık konusu öyle 'Ben yaptım oldu' türü birşey değildir. Bu konuda yapılması gereken şey Medeni hal bölümüne kişi evli ise 'Evli', evli değilse de çizgi çekmektir. Yani bir de kimin evli olup olmadığından kime ne; belli ki Medeni hal ile kişiler üzerinde bir toplum baskısı ya da devlet baskısı oluşturulmak isteniliyor olabilir yani düşünün ki bir pavyon ya da bar aramasında polis yalnız bir bayanı ya da yanında birçok bay olan bayanın kimliğindeki 'Evli' yazısını görmüş yani bu durumda polis 'Evli isen burada tek başına ne işin var?' diye düşünebilecektir; ya da pılajları(plajları) düşünelim: Bikini, mayo yani sütyen-külot ile dolaşan bayanların kimliklerinde 'Evli' yazmasına karşın evlilik kurumu ile ya da evliliğin anlamı ile ilişkileri ne kadar olabilecektir yani ortalıkta sütyen-külot ile dolaştıktan sonra kimliklere 'Evli' yazmanın ne anlamı kalır? Öteyandan; Türk dil kurumu 'Bekar' sözcüğü Arabça' diyor oysa 'Dul sözcüğü Türkçe' diyor; Türkçe yerine neden Arabça hayranlığı? Bence ise bekar sözcüğü Arabça değil Türkçe yani 'bek' ve 'ar' sözcüklerinden oluşmuş birleşik bir sözcük. Yani Türk dil kurumu bu yanlışını düzletmeli. Öteyandan; her boşanmış bayana da dul denilmesi dilbilimine(dil bilimine) göre yanlıştır. Bir de şu var: Kimliklerde 'Dini' yazan bir bölüm var. Müslümanların kimliklerinin o bölümüne 'İslam' yazılıyor. Oysa İslamiyet din değil dini inançtır yani o bölüme 'Dini' değil 'Dini inançı' yazılmalıdır, ve din dini inanç değil bilimdir; yani bir de düşünün ki ortalıkta bikini, mayo yani sütyen-külot ile dolaşanın kimliğinin 'Dini' bölümüne 'İslam' yazılıyor oysa din demek dini inanç demek değil, dini tanımlayan Din hadisileri'dir ve orada da 'Din ahlaktır, edebtir, utanmaktır' da yazar yani bikininin, mayonun nesi utanmak? Ahlaka aykırı giyinenler ve yaşayanlar asla dinli olamazlar, asla dine giremezler; onları dini inançlar kaldırabilir ancak din kaldıramaz, dinin bilimsel ve mantıklı yasaları vardır; onşlar ancak dini inançları ya da kendilerini ya da toplumlarını kandırabilirler, dini kandıramazlar. Din bir tanedir, o da dini tanımlayan Din hadisileri ile tanımlanmıştır; dini inanç ise sayısızdır. Kimliklere asıl yazılması gereken şey bence 'Eğitim durumu'dur. Denilebilir ki eğitim durumu heran değişebilir; iyi de medeni hal de heran değişebilir yani şu an bekar olan, 1 saat sonra evli olabilir, şu an evli olan da 1 saat sonra boşanık olabilir ya da şu an evli olanın 1 saat sonra eşi ölebilir. Eğitim durumu ise eğer üniversite ise fakültesine, yüksekokuluna, bölümüne kadar yazılmalıdır bence. Yani dikkatler, toplumda dikkat medeni hale, dini inança değil eğitime çekilmelidir. Görülmekte ki felsefe, bilim, doğru Türkçe, ve dini tanımlayan Din hadisileri ile yönetilmeyen ülkemizde ülke gibi hukuk ta(da) bir üniversite diplomalı cehalet, insanlıkdışılık, bilimdışılık, akıldışılık ve nefs türü olan siyasetin elinde savrulupgitmektedir(savrulup gitmektedir). Yani gerçek ki ülke felsefe, bilim, Türkçe, dilbilimi ve Din hadisileri ile yönetilmeden; bakan gözlere gerçekler ve doğrular değil cehalet ve nefs yansıyacaktır hep. Açık ki toplum akıldışı, bilimdışı, ahlakdışı, cehalet ve nefs kölesi, yalan dünya sözde sanatçılar ve sözde ünlüler, ve siyaset ile ilgilenmek yerine düşünürleri, alimleri, alimeleri, bilgeleri ile ilgilense doğru ve çok şey öğrenir; hem ülke hem insanlık için en doğrusu ve en iyisi olur. Necdet Gürçiftçi Bağımsız, özgür, bilimsel, tarafsız; hiçbir dini inançtan ve hiçkimseden yana olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 22.12.18/12.12
Düzenleme: 22.12.2018 / 12:18
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Samimi
  • siirsairii
  • AgahEfendi
  • sidarsevimli
  • meşale

Bağlı Üyeler

  • Turkaydini07:40
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir