Şiir Defteri / Sizin Köşeniz / KADIN OLMAK (DENEME)

Yazardan en yeniler

Anlaşılıyor ki felsefeden, dini tanımlayan Din hadisileri'nden, mantıktan anlamayan birileri Türkçeden de anlamıyor. Farkında olmak gerekir ki Atatürk düşmanlığı ile de, çıplaklık ile de; akıldışılık ta birlikte gitmektedir. Neden? Çünkü örnek ki yetişkin insan dişisilerinin(dişilerinin) oldukları sıpor(spor) takımılarına(takımlarına) eskiden 'Bayan takımı' denilirdi; Akp'nin iktidar olduğu şimdi ise 'Kadın takımı' deniliyor. Yani düşünün ki 18 yaşında, 20 yaşında bayanların oldukları takımların adı 'Kadın takımı' olmuş. Bırakın 20'yi, 18'i; 16, 17 yaşındaki bir kız çocuğuna bile 'Kızım' denildiğinde 'Ben kız değil, kadınım' yanıtının alınması nerede ise olağan bir hale geldi çünkü ya evli ya da evlilik dışı cinsel ilişki yapmış ya da yapmakta. Yani kız gözü ile bakılan bir genç bayan artık fahişe bile çıkabilir. Türkiye'de fuhuş yaşının 15'e düştüğü düşünülürse artık 15 yaşındaki kız çocuklarına bile 'kız' demeden önce düşünmek gerekebilir. Ülke kalkınma ve adalet diye bu halde yani. Anlaşılıyor ki felsefe, Din hadisileri, mantık, Türkçeyi bilmeyen mantık Türkiye'yi de bilmiyor çünkü Türkiye'de 'Kadın' demek iki anlama gelir: 1- Evli insan dişisi, 2- Bekaretsiz dişi yani cinsel ilişki yaşamış dişi, 3- 'Adam'ın eş anlamlısı. Gerçek ki Türkiye'de 'kadın' demek 'adam'ın içerik olarak eş anlamlısıdır yani 'Adam ol, adam gibi davran, sen adam mısın lan?'da olduğu gibi. Yani 'adam olmak' nasıl ki doğru, iyi, güzel, nitelikli, soyut, manevi, ruhsal, beyinsel, erdemsel(faziletsel), güvensel, kültürel bir anlam ise 'kadın' yani 'kadın olmak' ta aynıdır. Yani Türkçede ve Türkiye'de 'kadın olmak' demek 'adam olmak'ın yetişkin insan dişisine yansımız halidir yani bu mantığa göre her bay adam, her bayan da kadın olamaz. Yani Türkçede ve Türkiye'de 'kadın olmak'ın yani 'kadın'ın anlamı bacak arasından değil beyin arasından tanımlanır yani on yaşındaki kız çocuğu tecavüze uğradığında da cinsellik açısından yani beden açısından kadın olur ancak beyin ve ruh açısından kadın olmaz. Ancak görülmekte ki Türkiye'de hijyen, etik, aktivite, misyon, vizyon, performans gibi Batı yabancı sözcüklerini Türkçeye sokmaya çalışanlar; çıplaklılığı, açıksaçık giyimi, daracık giyimi, cinsel sunumlu giyimi yani utanmazlığı yani ahlaka aykırılığı Türkiye'ye yerleştirmeye çalışanlar bir de yetişkin insan dişisini bacak arasına yani dişilik cinsel organına odaklatmaya, tanımlatmaya, simgeletmeye çalışmaktadırlar yani Atatürk'e saldırı, Türkçeye saldırı ve ahlaka saldırı tuhaf ki aynı anda gelişmektedir Türkiye'de. Dikkat edin ki belki de bakire olan bayanlara hem 'kadın' denilmektedir hem de kısacık, daracık sıpor(spor) donları(şortları, mayoları) giydirilmektedir yani bu hal onların beyinlerini, ruhlarını, kişiliklerini, maneviyatlarını değil cinsel organlarını ve kadınlıklarını vurgulamaktadır, önesürmektedir(öne sürmektedir), ortayaçıkarmaktadır(ortaya çıkarmaktadır) yani kısacık ve daracık bir don giydirilmiş bayanlar cinsel organları, cinsiyetleri ile tanımlanmaktadır yani kısacık ve daracık don ile ortayagetirilmiş(ortaya getirilmiş) ve 'kadın' diye tanıtılan kişilerin başka nerelerine dikkat çekilir yani kısacık ve daracık don ile bayanlar bacaklarını açmışlar poz vermişler ve onlara 'Falan kadın sıpor takımı' deniliyor, kadın olarak onların beyinlerine, ruhlarına mı bakılır yoksa bacak aralarına mı; yani bir de içlerinde henüz bakire olanlar da var olabilir? Yani açık ki bir güç; Türkiye'de insan dişisini Türkiye'deki anlamı ile kadın olmaya değil; çıplaklık, cinsel ilişki, cinsel organ, dişilik organı, seks ile tanımlatmaya ve sınırlandırmaya çalışmaktadır ki bu hal de hem Türkçeye saldırı ile, hem ahlaka saldırı ile, hem de akıldışı-ahlakdışı moda ile uyuşur bir haldir. Oysa bayanın kadın olmak için değil; felsefe, bilim, ve dini tanımlayan Din hadisileri ile insan olmaya çalışması gerekir; kendini insan olarak tanımlatmaya çalışması gerekir. Baylar için de aynı durum geçerli yani erkeğin erkek olması önemli de erkeğin insan olması daha üstün bir hal. Yani açık ki bir güç Türkiye'yi de, Türkiyelileri de felsefeden, mantıktan, bilimden, Din hadisileri'nden, ahlaktan, Türkçeden uzaklaştırmaya, yoksunlaştırmaya yani yozlaştırmaya; ve Türkiye'yi cinsel sunum alanı, Türkiyelileri de cinsel nesne haline getirmeye çalışıyor. Peki devlet, hükümet nerede? Görüyoruz ki bu yıl yok '50 milyon turist gelsin', yok '80 milyon turist gelsin', yok '100 milyon turist gelsin' diye uğraşıyorlar; peki gelecek turistler ahlaka, edebe uygun giyimli turistler mi yoksa bikinili, mayolu yani sütyen-külot ortalıkta dolaşan yani ahlaka aykırı tipler mi? Heryer cinsel sunumlu giyim, çıplaklık dolmakta; bu da yalnızca ahlakıni edebin değil akılın, mantığın yok olması da demektir çünkü ahlak yalnızca dinin değil zekanın, akılın, mantığın, felsefenin, bilimin, beyinin, ruhun, kişiliğin de en üst, en nitel, en soyut, en evrensel, en sonsuz aşamasıdır yani ahlak giderse akıl da gider yani ortalıkta çırılçıplak dolaşan biri ya delidir ya ahlakdışı bir kişi ya akıldışı bir kişi. Medenilik soyunmak değil giyinmektir ancak bedeni baştaçı eden değil beyini, ruhu, erdemliliği baştaçı eden yani daracık ya da açıksaçık giyinmek de medenilik değildir. Belli ki birileri hem dünyaya hem Türkiye'ye Afrika'ya benzetmeye çalışmaktadır, ve Afrika demek köle de demekti yani demek ki birileri sıpor(spor) yapan, çıplak gezen, akılı ve ahlakı dışlamış köleler, biyorobotlar istemektedir. Türkçeye sahip çıkmak ahlaka sahip çıkmadan olmaz; Türkiye'ye sahip çıkmak ta Türkçeye sahip çıkmadan olmaz. Ve bu ülkede; internete bir düşünce yazısı, bir şiir bile yazamayan siyasetçilere 'Gel Türkiye'yi yönet' diye oy veriliyor. Sonra da ortalık yalnızca yabancı sözcükler değil çıplaklık da doluyor; yalnızca akıldışılık değil ahlakdışılık ta doluyor. Türkçeye sahip çık, ahlaka sahip çık. Birileri birzamanlar(bir zamanlar) 'Manava benzeyen Türkiye' istiyordu; birileri 'Köprüye benzeyen Türkiye' istiyordu; birileri 'Silaha benzeyen Türkiye' istiyordu; açık ki şimdi de birileri 'Geneleve benzeyen bir Türkiye istiyor'. Buna felsefe, bilim, ve Din hadisileri ile sağcısı da solcusu da, milliyetçisi de komünisti de, dinlisi de dinsizi de karşı çıkmalıdır. Sarılınması gereken ilk ip önce akıl ve ahlak ipidir yoksa Türkiye'ye ve Türkçeye sahip çıktığınızı söyleyemezsiniz. Türkiye yalnızca felsefeye, bilime, Din hadisileri'ne ve Türkçeye benzemelidir. Genelevler, ahlaka aykırı pılajlar, ahlaka aykırı yüzme havuzuları, sexshoplar, barlar, pavyonlar, gecekulübüleri(gece kulüpleri), sıtriptiz(striptiz) kulüpleri kapatılmalı; eşcinsellik, tıravestilik, zina, kamusal alanlarda ahlaka aykırı giyim, akıldışı-ahlakdışı moda, akıldışı-ahlakdışı medya yasaklanmalı. Peki bunu yapacak bir siyasi parti var mı Türkiye'de? Yoksa hemen kurun yoksa tarihin çöplüğüne durun. Kadın oldun da nerenden kadın oldun; beyininden mi, bacak arandan mı? Bir de 'Kadının adı yok' diyorlar. Kadın adını doğru yerde ararsa ad çok örneğin düşünür(filozof), alime, bilge, bilimci. Ancak onlar belli ki onlar kadının adını felsefede, bilimde, Din hadisileri'nde, beyinde, ruhta, kişilikte değil ya ahlakdışılık dünyası Batıda, bacak arasında, cinsellikte, cinsiyette ya da Arab çarşafı altında ya da Osmanlı haremilerinde(haremlerinde) ya da bayanı erkeğe benzetmekte, bayanı baylar için daha kolaylaştırmakta arıyorlar. Yok öyle; penisle beş dakika da kadın olmak. Yok öyle; vagina ile beş dakikada adam olmak. Necdet Gürçiftçi Bağımsız, özgür, bilimsel, tarafsız; hiçbir dini inançtan ve hiçkimseden yana olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 6.3.19/07.56

KADIN OLMAK (DENEME)

Yazardan en yeniler

En Çok Okunanlar

Yeni Üyeler

Bağlı Üyeler