Şiir Defteri / Sizin Köşeniz / İSTANBUL SÖZLEŞMESİ: KADIN NE HALT YERSE YESİN ŞAKŞAKLA (DENEME)

Yazardan en yeniler

Akıldışı, ahlakdışı, küresel ve derin bir merkez; Abd ve Ab üzerinden tüm dünyaya olduğu gibi Türkiye'ye de saldırmakta. Araç: Cinsellik, cinsiyet, yetişkin insan dişisi, astroloji, medyumluk, akıldışı-ahlakdışı moda, akıldışı-ahlakdışı ünlüler, ahlakdışı medya, ahlakdışı sinema, ahlakdışı televizyon dizisi, eşcinsellik gibi şeyler. Amaç akıldışı, bilimdışı ve ahlakdışı dünyanın yanında bir Türkiye yaratmak çünkü böylece hem Türkiye dünya önderi/lideri olmak konusunda etkisizleşecek, hem de porno, ahlakdışı bayan modası, ahlakdışı bayanlı turizım(turizm), ahlakdışı bayanlı medya gibi işlerde büyük para var; farkında iseniz internet bile 'moda reklamı' adı altında, çıplak bayanlardan, çıplak bayan etinden geçilmiyor artık. Yani sömürgecilik de eskiden, saldırgan, barbar, vahşi, cani 'İt kafası' vardı, şimdi ise zevksel, hazsal, keyifsel, nefssel 'Et kafası' var. Bu merkezin Abd kanadı dünyaya akıldışı-ahlakdışı moda, akıldışı-ahlakdışı ünlüler, akıldışı-ahlakdışı medya yayınıları, akıldışı-ahlakdışı sinema, porno pompalarken Avrupa kanadı ise bu konularda yeteneksiz, beceriksiz olmasından dolayı olmalı ki daha kurnaz, daha sinsi yollar başvurmakta ancak onun da silahı, araçı aynı: Cinsiyet, cinsellik, yetişkin insan dişisi, eşcinsellik. akıldışılık ve ahlakdışılık. Yani her iki kanadın da temel amaçı 'Ahlaka aykırılık' yaymak. Avrupa kanadı; Türkiye için 'İstanbul sözleşmesi' diye birşey üretmiş. Neymiş; kadına şiddet, kadın cinayetileri(cinayetleri), aile içi şiddet azalacakmış ya da bitecekmiş; sanki bu şeyler Türk ceza kanunu'da suç değillermiş gibi, sanki bu şeyler Türkiye'de cezasız imiş, serbest imiş gibi. İstanbul sözleşmesi'ni hiç okumadan şöyle anlayabiliriz: 1- Avrupa birliği'nin durumuna(haline) bakmak), 2- İstanbul sözleşmesi'ni savunanların durumuna bakmak. Yani bir adamın elinde av tüfeği, yöneldiği yerde de ördekler varsa, ördekleri vuracağı ya da vurmak isteyeceği açıktır. Avrupa birliği'ne bakalım: Zina serbest, genelevler/fuhuş serbest, çıplaklık serbest, porno serbest, esrar serbest, 14 yaşındaki çocuklarla seks serbest, 14 yaşındaki çocuklarla evlenmek serbest, Boğa güreşi serbest, eşcinsel evlilik serbest, televizyonda 'yarışma' diye çırılçıplaklık ve sevişmek serbest, toplumsal alanlarda sevişmek serbest. Ya daha ne; bunun nesi, neresi insanlık, akıl-ruh sağlığı, özgürlük, demokrasi, laiklik? İstanbul sözleşmesi'ni savunanlara bakalım: Ne kadar akıldışı-ahlakdışı sözde ünlü varsa bu sözleşmenin yanında; fahişeler de, eşcinseller de, ortalıkta mini şort diye külotla dolaşanlar da, bikini/mayo diye ortalıkta sütyen-külot dolaşanlar da, bu durumdan hoşlanan yetişkin insan erkeği kitlesi de, bu durumdan hoşlanan sözde, yoz medya da, uyuşturucu kullananlar da, uyuşturucu üretenlerde, uyuşturucu satanlar da, porno filımlar(filmler) ve porno televizyon yayını yapmak isteyenler de, sex shopçular da, bay-bayan karışık masaj solnucuları da, bay-bayan karışık sıpor salonucular da, toplumsal alanlarda 'sıpor/spor' diye ahlaka aykırı giysilerle koşmak/yürümek isteyenler de bu sözleşmenin yanında. Yani 'İstanbul sözleşmesi yaşatır' diyorlar da kimleri yaşattığı belli. Bu açıdan; İstanbul sözleşmesi'nin asıl amaçının ilk ayak sesleri Akp öncesi hükümet döneminde gelmişti: Cine 5 adlı Tv kanalında porno yayınlar. Ya, deseler ki 'İstanbul sözleşmesi ile bilimsellik ve ahlakçılık gelecek', öp başına koy ancak diyemiyorlar, diyemezler oysa Muhammed de, Atatürk de, Jesus(İsa) da, Mose(Musa) da, Abraham(İbrahim) de, Noah(Nuh) da 'Önce bilim ve ahlak' dedi. Açık ki ya Avrupa birliği 'Galile'nin, Sokrates'in, Platon'un, Aristo'nun, Hegel'in, Goethe'nin yani felsefenin ve bilimin merkezi olmaktan çıkmış ya da İstanbul sözleşmesi'ni Sodomlular, Gomoralılar, Pompeililer hazırlamış. Yani, İstanbul sözleşmesi'nin amaçı şu: Yetişkin insan dişisi ve ahlakdışılık ne halt yerse yesin alkışla. Yani, açık ki bu sözleşme yetişkin insan dişisi ya da 14 yaş dahil, 14 yaşına kadar insan dişisi üzerinden para kazanmak, cepdoldurmak(cep doldurmak) ve Türkiye'ye, Orta Asya'ya, Ortadoğuya ve İslam dünyasına ahlakdışılık ve akıldışı-ahlakdışı Abd-Ab çetesi egemenliği yaymak amaçlıdır. Türkiye'yi aptal yerine koymaya çalışan kafa şunu bilsin ki Türkiye'de en azından şu iki akıllı insan var: Atatürk, ve Nasreddin hoca; ve o kafa şunu da anlasın ki dünyanın, evrenin, insanlığın ve insanın tek en doğru yolu yalnızca 'Bilim ve ahlak'tır. Avrupa birliği; sen o İstanbul sözleşmesi'ni git anana, babana yuttur. Biz bizi senin kurnazlıklarından, hilelerinden, sinsiliklerinden koruyacak, en azından ya Atatürk gibi ya da Nasreddin hoca gibi düşünme özelliğine sahibiz çünkü. Ey Avrupa birliği; alim değilsin, alime değilsin, evliya değilsin, derviş değilsin; ne sözleşmesi bu? Necdet Gürçiftçi Bağımsız, özgür, bilimsel, tarafsız, hiçbir dinden olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 21.8.20/07.34

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ: KADIN NE HALT YERSE YESİN ŞAKŞAKLA (DENEME)

Yazardan en yeniler

En Çok Okunanlar

Yeni Üyeler