Şiir Defteri / Sizin Köşeniz / İMAM-HATİP FELSEFE ÖĞRETMENİNİN CEHALETİ (DENEME)

Yazardan en yeniler

Konya'da Ayşe Kemal İnanç Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi'nde görevli felsefe öğretmeni kişi sosyal medya hesabı denilen şeyde; 'Beden eğitimi dersinde eşofman giyen kız öğrencilerin zina yaptığı imasında bulunan iletiler(mesajlar) yazmış; okulundaki beden eğitimi dersine karşı çıkmış, kız öğrencilerin beden eğitimi dersindeki hallerinden tahrik olduğunu söylemiş; ve 'Ya benim çok sapık duygularım var ya da şeytan onlara uğramıyor. Bir genç kızın vücut hatlarını gördükten sonra şeytan size üflemiyorsa ya erkekliğinizi ya da imanınızı kaybetmişsiniz demektir' demiş. Sonra da öğretmenlikten haklı olarak ihraç edilmiş. Çünkü nefs önce akılı(aklı) yok eder, sonra da ahlakı, utanmayı. Nefs bu; her zaman dizginlerinde kalmaz, bazan dizginlerinden kurtulabilir; işte o zaman ya dine aykırılık, ahlaka aykırılık ya da suç oluşur. Ve Konya'daki bir mahkeme de öğretmenin ihraçını(ihracını) doğru bulmuş ancak tuhaf ki Konya'daki bir İdare mahkemesi öğretmeni görevine iade etmiş. Ve öğretmen de utanmadan öğretmenliğe geri dönmüş. Yani şimdi öğrencilerin ve velilerinin yüzlerine nasıl bakacak? Ve kendini Müslüman olarak gösteren zavallı Yeni akit merdivenaltısı da bu öğretmenden yana çıkmış ve bu öğretmen için destek kampanyası başlatmış. Belli ki Yeni akit'e eleman alımında yapılan bir sınav varsa sınavı geçenler değil geçemeyenler alınıyor olmalı çünkü yaptığı herşey mantıksızlık yani hem bilime hem dine aykırı şeyler. Ne kadar akıldışılık, dine aykırılık varsa bunlarda var, sonra da bir de utanmadan dinden imandan söz ediyorlar. Felsefe diye; felsefe bilimi değil felsefe tarihi öğretiyorlar. Din diye; dini tanımlayan Din hadisileri'ni değil Arabçılık, Arabça, Osmanlıcılık, siyasi yandaşlık öğretiyorlar. Sonunda olacağı bu oluyor. Demek ki din diye, üçüncü seçenek öğretilmemiş kendisine yani 'Nefse yenilmemek, nefse uymamak'. Nefse yenilmemek, nefse uymamak sakinliği dinin gereğidir. Nefs dine aykırıdır çünkü nefs hem en büyük cehalettir hem de kötülüklerin hem nedeni hem amaçıdır(amacıdır). İnsanlar kuşkusuz ki yanlışlara, kötülüklere tepki göstermeli ancak nefse uyup onlara yenilmemeli. Ben de lisede iken, beden eğitimi dersinde kız öğrencilere giydirilen daracık mayolara karşı idim ancak onlardan hiç tahrik olmadım çünkü akıl-ruh salığı yerinde insan karşı çıktığı şeylerden tahrik olmaz yani ağızının(ağzının) suyu akmaz yani insan sigaraya, içkiye karşı ise sigara, içki içenleri görünce ağızının suyu akmaz; zinaya, fuhuşa karşı ise 'Biri de gelse benimle sevişse' demez. Yani demek ki o tuhaf öğretmen dinsizleri görürse dinsizliğe heves edecek; domuz eti yiyenleri görünce domuz eti yemek isteyecek; sigara, içki içenleri görünce sigara, içki içmek isteyecek; denize giren bikinilileri, mayoluları görünce kendisi de yarıçıplak deniz girmek isteyecek' diye bir mantıksal sonuç oluşmakta ki buna İslami dil ile 'İman zayıflığı' denilir. Örnek ki ben ahlak aykırı giyimlileri görünce tahrik olmuyorum, ve onlara lanetler okuyorum. Öteyandan(Öte yandan); ahlaka ya da dine aykırı giyimli insanlar zina yapıyor olmazlar ancak dine aykırılık ya da ahlaka aykırılık içinde olurlar, ve onlara şehvetle bakanlar da zina değil dine ya da ahlaka aykırılık yapıyorlar olurlar çünkü fuhuşta da, zinada da karşılıklı rıza vardır, karşılıklı rıza yoksa tecavüz olur. Felsefe demek felsefe tarihi, felsefe mazisi, felsefe geyiği demek değildir; önce ahlak ve nefssizlik demektir ki bu özelliği de felsefeyi bilgeliğe götüren yol olur. Yine öteyandan; bir kız okulunda bay öğretmenin ne işi var? Yine öteyandan; dini inançlı insanın felsefe öğretmenliği ile ne işi var çünkü felsefe bilim demektir oysa dini inanç demek bilime aykırılık demektir. Ve ahlaka aykırılık yapanlar kadar, ahlaka aykırılığa uyanlar da dine aykırıdırlar, din açısından suçludurlar. Yani ahlaka aykırılıkları suçlayanlar biraz da kendilerini eleştirmeliler. Kuşkusuz ki tüm insanlar ahlaka uygun giyinmeli ve ahlaka uygun yaşamalı ancak bu hal dini inançla değil Felsefe-Bilim-Din hadisileri yönetim biçimi ile doğru sağlanabilir ancak. Yanlış ya da kötülük gördüğün yerde ya tepki göster ya da oradan hemen ayrıl ancak o şeylerden 'hazsal tahrik' duyma. Yani açıkta görülen herşeye dalmamak gerek. Bu iş İdare mahkemesi ile çözülecek konu değil; bu iş ancak pısikoloji(psikoloji) bilimi ve normal mahkeme ile çözülür. Ve 'günaha davet' eden yere neden geri dönmek istiyorsun ve geri dönüyorsun? İnsanların sözlerine bakmayın; giyimlerine, ruhlarına ve nefs karşısındaki durumlarına bakın. Ahlakdışılığa ahlak adına, vatan adına, millet adına, insanlık adına, akıl adına karşı çıkılır ancak 'Ben tahrik oluyorum' diye karşı çıkmak büyük bir nefs köleliği zavallılığıdır. Yani ben bile bikiniye, mayoya, mini şorta, mini eteğe, tayt pantolona, cinsel sunumlu giyime, cinsel tahrikli giyime, sigaraya, içkiye, zinaya, fuhuşa, siyasete, özel sektöre 'Ben tahrik oluyorum, Şeytan bana üflüyor' diye karşı çıkmıyorum çünkü hazsal tahrik olmuyorum ancak öfkesel tahrik oluyorum çünkü yanlışta ya da kötülükte ısrar öfkelendirir; ben onlara ahlaka, dine, felsefeye, bilime, akıl-ruh sağlığına, insanlığa aykırı olduğu, zarar verdiği, kötülük yaptığı için karşı çıkıyorum yoksa ben gözlerimi yumar geçerim. Bir de felsefe öğretmeni olmuş. Zaten bilimdışı insanların öğreten, akademisyen olabildiği bir ülkede doğru, gerçek eğitim henüz başlamamış demektir. Üstelik Konya gibi biryerde. Zaten Din hadisileri diyor ki 'Din utanmaktır, utanması olmayanın dini de olmaz'. Ve bu adam bir de dinden imandan söz ediyor. Gerçekte bu adamın dinden de, felsefeden de, öğretmenlikten de söz etmeye, ve devletten maaş almaya da hakkı yok. Bu iş İdare mahkemesilik bir iş değil; pısikologluk, normal mahkemelik ve Milli eğitim'lik bir iş. Felsefe biliminden anlamayan insanlar felsefe öğretmeni olarak maaş alıyorlar; Din hadisileri'ni bilmeyen insanlar kendilerine 'Dinli' diyorlar. Yani laylaylomluk çünkü ülke felsefe, bilim, ve Din hadisileri ile değil siyaset, moda, ticaret, nefs ve özel sektörle yönetiliyor. Felsefeden, bilimden ve Din hadisileri'nden uzakta çok mu sahipsiz kaldın Türkiye? Necdet Gürçiftçi Bağımsız, özgür, bilimsel, tarafsız; hiçbir dini inançtan ve hiçkimseden yana olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 16.11.19/

İMAM-HATİP FELSEFE ÖĞRETMENİNİN CEHALETİ (DENEME)

Yazardan en yeniler

En Çok Okunanlar

Yeni Üyeler