Şiir Defteri

İLAHİYAT FAKÜLTESİ DEKANININ ARABÇAYI KUTSAL DİL İLAN ETMESİ CEHALETİ SAVIM (DENEME)

Yazan: Birturkbilgesi
23.12.2019 / 00:33
698 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Üniversite kapsamında ilahiyat fakültesi olmaz yani ilahiyat fakültesi diye fakülte olmaz çünkü üniversite demek bilim demektir oysa dini inanç demek bilimdışılık, bilime aykırılık demektir. Dinin ne olduğu, dinin tanımı dini tanımlayan Din hadisileri ile doğru ve iyi olarak yapılmıştır. Yani, din demek dini tanımlayan Din hadisileri'ne uygunluk demektir; dine aykırılık demek de Din hadisileri'ne zıtlık demektir. Din hadisileri ise dini özetle 'Bilim, ahlak, vicdan, merhamet, dürüstlük, güvenilirlik, adillik, medenilik, nefssizlik' olarak tanımlıyor yani namaz kılmak, oruç tutmak, hacca gitmek, kurban kesmek, Arabça gibi şeyleri içermiyor ki doğrusu da budur çünkü din evrenseldir yani her milletin, herkesin yapabileceği şeylerdir, ve ilimdir(bilimdir), bilimde de bu tür şeyler olmaz. Din hadisileri'ni bilmemek dinden uzaklaşmaya ve dine aykırı şeylere yönelmeye neden olur, dine aykırı şeylerin din sanılmasına neden olur. Din ne Arablar içindir ne Arablar içindir; ne Müslümanlar içindir ne Müslümanlıktır çünkü din ilimdir(bilimdir) ve evrenselliktir çünkü bilimdir; bilim de ne yalnızca Arablar ve Arabça içindir ne de yalnızca Müslümanlar ve Müslümanlık içindir; yani, Müslümanlığın din yönü vardır, bir de dini inanç yönü ki dini yalnızca din bölümü yani dini tanımlayan Din hadisileri bölümü ilgilendirir, dini inanç yani bilime kapalı, bilimselliğe kapalı bölümü değil. Ancak bunu henüz insanlık anlayamamış durumdadır; insanlık henüz din diye dini inança, toplumlar ise din diye kendi dini inançlarını bilmektedirler. Sivas Cumhuriyet üniversitesi ilahiyat fakültesi dekanı kişi; üniversitenin 'Arabça konuşma kulübü' diye kulübü tarafından düzenlenen '18 Aralık Dünya Arapça Günü' 'Arabça kutsal dil' demiş, ve eklemiş: 'Arapça; Türkçe, Farsça, İngilizce, İspanyolca, Portekizce olmak üzere hem Batı hem Doğu dillerinden birçoğunu etkilemiştir. Arapçayı rakamlara göre 422 milyondan fazla insan bizzat günlük hayatlarında konuşmaktalar. Tabii bir kısmı Arap ülkeleri bir kısmı da Arap olmayan ülkeler tarafından Arapça konuşuluyor. 'Biz o Kur'an'ı Arapça indirdik' buyuruyor. Bu yönüyle Arapça kutsal bir dildir. Diğer yönüyle Allah Resulü bu dili konuşmuş, bu dille tebliğini yapmıştır. Aynı zamanda Arapça olmadan da ibadetinizi yapamazsınız. Bunun yanı sıra İslami kaynaklarınız hadis, tefsir, fıkıh, akait olmak üzere birçok eserimiz, temel kaynaklarımız Arapça olarak yazılmıştır.' Herşeyden önce anlıyoruz ki üniversitelerde 'Öğrenci kulübü' adı altında Atatürk, Türkiye, demokrasi, laiklik düşmanlığı yapan kulübler kurulmakta ya da kurdurulmakta. İkinci acı şey üniversite öğrencisilerinin Türkçeyi baştaçı etmek yerine Arabçayı baştaçı etmeleri. Belli ki din ya da İslamiyet ya da Müslümanlık adı altında, Arablık ile asimile olmuşlar. Dekanın savları tümden hem dine aykırılıktır hem de mantıksızlıktır. Şöyle ki: 1- Arabça kutsal bir dil değildir çünkü Muhammed'den yani İslamiyet'ten önce de yani putlara taparlarken de dil olarak Arabçayı kullanıyorlardı; İslamiyet'e karşı savaşan putçular da dil olarak Arabçayı kullanıyorlardı. Dini tanımlayan Din hadisileri der ki 'Din ilimdir(bilimdir), ilim(bilim) Çin'de de olsa gidip öğrenin, ilim(bilim) olmazsa din de olmaz' ki Çinlilerin ilimi(bilimi) Arabça değil Çince öğretecekleri açıktır çünkü ilimin(bilimin) dili olmaz, ilim(bilim) her milletin kendi dilinde öğrenilir ve öğretilir, din de ilim(bilim) olduğu için dini her millet kendi dilinde öğrenir. Açık ki dini tanımlayan Din hadisileri'ni bilmeyen kafayapısı(kafa yapısı) din karşısında yolunu şaşırmış ve din diye biçimciliğe(şekilciliğe) sapmış durumdadır; din diye Din hadisileri'ne sarılmak yerine Arabçaya sarılmayı çözüm sanmaktadır. 2- Arabça kutsal değildir çünkü ahlaka aykırı yaşayan Arablar da Arabçayı kullanıyorlar. Yani Arabça kullanmak insanları ne alim, alime yapar ne dinli yapar; okuma, yazma bilmeyen Arab çocukları da Arabça konuşurlar ancak onlar henüz reşid değiller, akılları baliğ değil. Yani Arabçada yani bir milletin dilinde din ya da kutsallık aramak hem bilime aykırıdır hem de dine aykırıdır çünkü din yalnızca ve ancak Din hadisileri'nin tanımındadır. 3- Türkçe ve Batı dilleri Arabçanın etkisinde değildir; Arabça ve Batı dilleri Türkçenin etkisindedir; ve dünyanın en ileri dili Türkiye Türkçesidir çünkü örnek ki 'Özgürlük' sözcüğünün içerdiği anlamı dünyada yalnızca Türkiye Türkçesi olan 'Özgürlük' sözcüğünde bulabilirsiniz, Arabçadaki 'Hürriyet, serbestlik' sözcükleri bile özgürlük sözcüğünün içerdiği anlamı içermez. Yine savım ki örnek ki İslamiyet'teki 'Namaz' sözcüğü Hintçedeki 'Namazte/Namaste' yani 'Selam/Merhaba' sözcüğünden gelmekte; 'Peygamber' sözcüğü ise Arabça değil Farsçadır; 'İslam' sözcüğünün kökeni Türkçe 'Esenlik' sözcüğüdür. 4- Kuran'da 'Biz Kuran'ı Arabça indirdik' diyor ancak 'Tüm insanlara Arabça öğretin' demiyor; ve 'Siz' yani Arablar 'Anlayasınız diye Arabça indirdik' diyor ki Arablar için olan bir kitap kuşkusuz ki Arabların dilinde olacak. 5- Muhammed kuşkusuz ki İslamiyet'i Arabça anlatacak, öğretecek, yayacak çünkü başka dil bilmiyordu. 6- Dekan 'Arabça olmadan ibadetinizi yapamazsınız' diyor ve saçmalıyor çünkü Arabça Türkçeye çevirebiliyor hem de dekanının savı 'Allah Arabçadan başka dil bilmiyor' anlamına gider ki oysa Mose'ye(Musa'ya) da İbranice seslenmişdi yani demek ki Allah herşeye kadir olduğuna göre, herşeyi bildiğine göre her dili de bilir. 7- İslam kaynaklarının Arabça yazılmış olması birşey değiştirmez çünkü her dil Türkçeye çevirebiliyor. 8- Arabça kutsal ise neden çocuklarınıza Yahudilere ait 'Adem/Adam, Havva/Eva, Zekeriya, Davud, Yusuf/Josef, Yahya, Yakup/Jakop, İbrahim/Abraham, Süleyman/Solomon, İsa/Jesus, Bünyamin/Benjamin, Nuh/Noah, Kenan, İdris, İshak, İsmail/Samuel, Harun, Meryem/Miriam adlarını koyuyorsunuz? Dini din yapan şey dini tanımlayan Din hadisileri'dir; bu nedenle ki Din hadisileri'ne aykırı inançlar din değil dini inançtır; ve bilim de, din de kutsallık peşinde de koşmaz, bir milletin dilini kutsal yapmak için de uğraşmaz, bir dinin inançın dilini de baştaçı yapmaz. Din öğrenmek isteyen, dinli olmak isteyen gider Din hadisileri'ni öğrenir, Din hadisileri'nie sarılır. Açık ki ilahiyat fakültesileri de, imamhatipler de, Diyanet de din diye Din hadisileri'ni değil, Din hadisileri'ne aykırı şeyler öğretmektedirler, bu nedenle de tümü kapatılmalıdır; üstelik de üniversite demek bilim demektir, bilim yuvası demektir, bilime aykırılık yuvası değil yani din için önce bilime saygı göstermek, bilime değer vermek gerekir, Din hadisileri'nin 'Din ilimdir/bilimdir, ilim/bilim yoksa din de olmaz' koşuluna uyulup. Yani bir milletin diline ihanet etmek gerçekte bilime de, dine de ihanet etmektir çünkü bilim de, din de her milletin kendi dilinde öğrenilmelidir, öğretilmelidir. Açık ki Din hadisileri'ne aykırılık zorbalığa, diktatörlüğe götürür. Hem de öz bebek kardeşlerini,, öz çocuk kardeşlerini, öz annelerini, öz babalarını, öz evladlarını bile öldürtmekten çekinmemiş Osmanlı hanedanlığı sultanılarını baştaçı edenlerin din adına konuşmaya, dinlilik taslamaya hiç hakları yoktur. Tüm dünya, tüm insanlık bilsin ki din sahipsiz değildir; din, dini tanımlayan Din hadisileri'nin şifresi ve koruması altındadır. Hiçkimse kafasına göre din tanımı yapmaya kalkmasın, hiçkimse kendi kafasına göre din öğretmeye kalkmasın, hiçkimse kendini kendi kafasına göre dinli olarak tanımlamaya, hiçkimse de başkalarını kendi kafasına göre 'dinsiz' olarak tanımlamaya kalkmasın. Dini inanç tarihi ilahlar tarihi, ibadet tarihi, bilimdışılık tarihi değil; bilimi, ahlakı, vicdanı, insanlığı arayışın tarihidir, ve bunu dünyada ilk önce ve ilk kez dahi Muhammed anlamıştır, saptamıştır ve Din hadisileri dediğim hadislerle tanımlamıştır. İlahiyat fakültesileri ve imam-hatip lisesileri kapatılmalıdır çünkü üniversitede de, bilimsel eğitimde de ilah, bilimdışılık olmaz; çünkü üniversiteler ve bilimsel eğitim bilimin yeridir, ilahların yeri ise mabedlerdir. Önderiniz, lideriniz siyaset, siyasetçiler, siyasi partiler değil Din hadisileri olsun; dünyada, yalnızca Din hadisileri tüm milletleri, tüm insanları, tüm insanlığı birleştirebilir ve üstelik de bilimde ve ahlakta birleştirir. Anlaşılmakta ki Akp döneminde eğitimi de, üniversiteleri de cehalet, bilimdışılık, bilime aykırılık ve dine aykırılık sarmaktadır. Açık ki din onları lanetliyor çünkü din diye, din adına dine aykırı şeyler öğretiyorlar. Üniversitenin tepesinde hem bilim açısından hem din açısından cehalet; çok acı ve çok kötü birşey. Bu durumlar değişmeli. Sanılmasın ki din, dini inançlarla biter; oysa din, dini inançlar aşıldığında başlar çünkü din bilimdir, dini inançlar ise bilim değildir. Bu nedenle ki dahi Muhammed'e gerçekte 'Sizin dini inançınız(inancınız) size, benim dinim bana' dedirtilmiştir. O dekan Arabçadaki sayısız Türkçe kökenli sözcüğü bilmiyor olmalı öyle ki, savım ki 'Din' sözcüğü bile Türkçedir. Ve o dekana sorarım: 'Allah', 'Kuran' ve 'Muhammed' sözcüklerinin anlamlarını dilbilime göre açıklasın? Yazık bu ülkenin, bu eğitimin ve bu üniversitelerin haline. Bilinmeli ki Osmanlıcılarla ne umut olur ne çözüm ne bilim ne din ne demokrasi ne barış ne huzur ne güven. Onlarla ancak bilime ve Din hadisileri'ne aykırılık ya da düşmanlık olur ki bakın ne ülkede huzur ve mantık bırakıyorlar ne gittikleri yerde. Arabça kutsal olsaydı dünyayı Arablar yönetiyor olurdu; Amerikalılar değil çünkü Allah'ın gücü ya da Arabçanın kutsallığı buna yeterdi. Necdet Gürçiftçi Bağımsız, özgür, bilimsel, tarafsız; hiçbir dini inançtan ve hiçkimseden yana olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 23.12.19/00.32
Düzenleme: 23.12.2019 / 00:34
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Samimi
  • siirsairii
  • AgahEfendi
  • sidarsevimli
  • meşale
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir