Şiir Defteri

EZAN ARABÇA MI TÜRKÇE Mİ OKUNMALI DURUMU (DENEME)

Yazan: Birturkbilgesi
20.07.2021 / 07:11
637 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
'Ezan Türkçe mi okunmalı, Arabça mı?' 'Ezan Türkçe okunmalı' denilmesine karşı 'Ezan Arabça okunsun' diyenler 'Arabça öğreniversinler' diyebilirler ancak birileri de 'Müslümanlar da namaz saatilerini(saatlerini) öğreniversinler, gavur icadı hoparlöre ne gerek var?' diyebilirler. Kuşkusuz ki dizi, maç saatilerini bilen insanların, namaz saatilerini de bilmelerini beklemek mantıksız bir durum değildir; kaldı ki takvim, ezanlı çalarsaat(çalar saat), ve internetli ceptelefonu(cep telefonu) denilen şeyler var. Ancak öncelikle, Türkiye'deki yani Sünnilerdeki; dini tanımlayan Din hadisileri'ne aykırılık durumunu görmek iyi olur. Dini tanımlayan Din hadisileri 'Din vicdan, merhamet, medenilik, ve tarafsızlıktır; sultanlarla düşüpkalkan alim bile hırsızdır' demesine karşın hem öz bebek kardeşlerini, ve öz çocuk kardeşlerini bile öldürtmekten çekinmemiş Osmanlı sultanıları(sultanları) baştaçı edilmekte, hem Ramazan ayı'na bile 'Sultan' denilmekte, hem çocuklara sultan adları koyulmakta, hem de çocuklara 'Ramazan' adı koyulmakta, üstelik de hadis 'Ramazan demeyin, Ramazan ayı deyin çünkü Ramazan, Allah'ın adlarından biridir' demesine karşın(rağmen). Yani bu durumda daha en baştan olasılık ki daha en baştan, dini tanımlayan Din hadisileri'ne aykırılık içindeki bu kesimden ezan konusunda, Din hadisileri'ne uygun bir çözüm ya da yanıt beklemek kuşku durumuna girmekte. Ben tarafsız ve bilimsel biriyim, bu nedenle bu konuda da tarafsız ve mantıklı bir durum sunabilirim. Sorulara ve sorunlara çözüm diye kafadan atmak cehaletin ve mantıksızlığın ürünüdür. Mantık önce verileri, durumu saptar ve inceler, sonra çözüm ya da reçete yazar tıpkı doktorluk gibi. Ezanın dili konusundaki bilgileri, verileri incelemek gerekir önce ki onlar da Kuran, ve dini tanımlayan Din hadisileri'dir ki Kuran harita gibi ise dini tanımlayan Din hadisileri de pusula gibidir. Kuran diyor ki 'Biz Kuran'ı siz anlayasanız diye sizin dilinizde indirdik'. Demek ki İslamiyet'te dil, ve anlamak çok önemli; ve her millet ancak kendi dilinde en doğru, en iyi, en güzel anlar; öyle ki kendi dilini sevmeyen insan o milletten değil demektir yani Türk olan insan Türkçeyi sevmelidir, Türkçe istemelidir, Türkçe öğrenmek istemelidir ki bunun akıldışı, mantıksız, insanlıkdışı bir durumu yok. Gelelim, dini tanımlayan Din hadisileri'ne. Din hadisileri de diyor ki: 1- 'Ezanı makamlı okumayın, makamsız okuyun' ancak ezan da, Kuran da makamlı okunmakta. 'Ezanı makamsız okuyun' hadisinin anlamı büyük olasılıkla 'Ezanı müzik, zevk, haz, nefs yapmayın', ve 'Uzatmayın' anlamlıdır. 2- 'İnsanları etkilemek için güzel konuşmak öğrenen insanın Kıyamet günü Allah yüzüne bakmaz' oysa ezan da, Kuran da insanları 'Güzel' etkilemesi için makamlı okunmakta. 3- 'Gürültü yapan, bizden değildir' oysa hoparlörle, üstelik de sabahın erken saatinde, ve akşamın geç saatinde hoparlörle bağırıp ezan okumak bu hadise aykırı bir durum oluşturur ki bu konuda Diyanet'in bile camilere 'Hoparlörler çok açılmasın' türü emiri(emri) olmuştu. 'Gürültü' demek, ille de birilerinin rahatsız olması demek değildir yani gürültü yalnızca kişilere göre ölçülen, belirlenen birşey değildir, bu nedenle ki tıp bilimi 'Müziği yükseksesle(yüksek sesle dinlemeyin' diyor, müziği yükseksesle dinlemeyi sevenler olduğu için, yani 'Ben rahatsız olmuyorum, seviyorum' demek gürültüyü tanımlamak için yeterli bir ölçüt değil. 4- 'Ezanı bizim dilimizde okursanız İslamiyet'e izin verebiliriz yoksa izin vermeyiz' diyebilirler, o zaman ne olacak, 'İlle de Arabça' denilip İslamiyet'in öğrenilmesi, yayılması engellenecek mi? Kuran, Muhammed, ve din bunu mu istiyor? Yani, ezanın Arabça okunmasını isteyenlere, ve 'Arabça öğrensinler' diyenlere karşı öteki taraf da siz de 'Ezanı Türkçe okuyun' da 'Ezanı makamsız ve hoparlörsüz okuyun' da diyebilir. Durum ki Kuran açısından da, Muhammed açısından da durum şu ki Türkiye'de ezan Türkçe, makamsız, ve hoparlörsüz okunmalıdır; öteki ülkelerde de kendi dillerinde, makamsız, ve hoparlörsüz okunmalıdır. Muhammed güvenilir bir insandı. Güvenilir olmak için de hem tarafsız, hem mantıklı olmak gerekir. Peki siyasetçiler, tarikatlar, ve cemaatler böyle mi? Zinayı, eşcinselliği, eşcinsel evliliği, akıldışı-ahlakdışı modayı, ahlakdışı pılajları(plajları), bay-bayan karışık masaj salonularını(salonlarını) serbest bırakan, Türkiye'yi akıldışı-ahlakdışı Eu'ya(Ab'ye) sokmak isteyenler, siyasetçiler değil mi? Necdet Gürçiftçi Hiçbir dini inançtan ve hiçbir siyasi partiden yana olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 20.7.21/07.11
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • asli-korkmz353
  • kalptenkelimeler
  • SürekliYazSürekliYaz
  • WhitePageSürekliYaz
  • Sürekli_Yaz
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir