Şiir Defteri

ESNAFLIK VE GERİCİLİK YA DA MANTIKSIZLIK (DENEME)

Yazan: Birturkbilgesi
19.10.2020 / 06:25
386 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Esnaflık gerçekte akıldışı bir iştir çünkü öyle esnaflar var ki 2 M2'lik dükkanına sabahın köründe girer, akşamın köründe çıkarlar, ve ölünceye kadar bu böyle sürer; yani hapishaneye atılsalar 'Bizi hapishaneye attılar' diye şikayet ederler oysa yaşamakta oldukları hayat, dükkan zaten bir hapishane hücresinden daha kötü durumdadır. 20 M2 olsa ne yazar; hayat mı yani bu, özgürlük mü yani bu, insanlık mı yani bu? Gerçek ki esnaf gerçekte bir hapishanede de farkında değil. Hayali ne? Ev almak, araba almak, yazlık almak; evi varsa evi yenilemek, arabası varsa arabasını yenilemek, yazlığı varsa yazlığını yenilemek; bir de 'Çocuklarım için çalışıyorum, biriktiriyorum, yapıyorum' demek masalı, sanki çocukları özürlü ya da beceriksiz, yeteneksizmiş, kendi başlarına hayatlarını kurtaramazmış gibi. Yani amaç dünyayı ya da ülkeyi kurtarmak yani bilimsel ve ahlakçı bir dünya ya da ülke kurmak değil, kendini kurtarmak. Yazlık ne; bikinililerin, mayoluların yani sütyen-külotluların, ve yarıçıplak yetişkin insan erkeği bireyilerinin(bireylerinin) toplaştıkları pılaj(plaj) denilen kepazeliklerin, rezilliklerin bulundukları yerler, bedava verseler almam; sonra da 'Müslümanım', 'Türküm'; oysa Müslüman da, Türk de 'Önce ahlak' demek; yani ahlak açısından bakılırsa esnaflığın genelde hükümdarlık ve kapitalizım(kapitalizm) uzantısı, özelde ise Abd ve nefs uzantısı olduğu görülür ki felsefe de, bilim de, din de, akıl da, mantık da nefse karşıdır çünkü nefs hem en büyük cehalettir hem kötülüklerin hem nedeni hem amaçıdır, hem de önce mantığı yok eder, sonra da ahlakı. Yani gerçek ki esnaflık dünyası yanlış bir dünyadır; felsefe, bilim, din, ülkeler ve insanlık açısından. Esnaflığın ne olduğu, esnaflık tarihsel durumu içinde durumu ile bilinmezse doğru anlaşılamaz; sabah dükkanı açan, akşam dükkanını kapatan biri olmak olarak bilinir. Örnek ki esnaflık; Avrupa'da, halk devrimleri ve iflas gibi nedenlerle servetsiz kalan soyluların da utana sıkıla yapmaya başladıkları bir işti. Yani esnaflık tarihsel açıdan işçilik ile hükümdarlık arasındaki bir dünya idi, hükümdarlık ülkesilerinde(ülkelerinde), feodal çağda. Kapitalist çağda ise işçilik ile kapitalistlik arasındaki dünyadır. Yoksullar hiç esnaf olmadı çünkü yoksulların dükkan açacak paraları olmaz. Yani ekonomik açıdan esnaflık zengin ancak fabrika kuracak bilgisi olmayan zengin işidir. Eğitim açısından esnaflık ise, eskiden; çocuklarını okutmak istemeyen ailelerin, çocuklarını okutacak gelire sahip olmayan ailelerin, ve ailelerin çocukları okumak istemeyen, çocukları derslerde başarısız çocuklarını çırak olarak gönderdikleri bir iş alanı idi; yani esnaflık felsefeye, bilime, teknolojiye, insanlığa hizmet ile ilgisiz insanların toplandığı bir alan idi ki bu açıdan esnaflık yalnızca zengin işi değil, cehalet işi idi de. Yani esnafın tek bir amaçı vardır: Kendisi, ailesi, çocukları, zengin olmak, ve keyif. Yani küçük bir hükümdarlık dünyası; yani esnaflık bilim ve evrensellik dünyası değildir; bu nedenle ki kapitalistlik gibi, siyaset gibi gerici bir dünyadır ki özel sektör zaten gerici bir dünyadır. Yani bir ülkede; siyaset, esnaflık, özel sektör ne kadar büyürse, gelişirse, güçleşirse, egemenleşirse o ülke bilimden, bilimsellikten, toplumsallıktan, evrensellikten ve mantıktan o denli uzaklaşır, ve gericileşir. Türkiye'de, lise bitirmek zorunlu olalı esnaflar da lise mezunu olmaya başladı ancak üniversite mezunularının(mezunlarının) bile bilimsel, mantıklı, kültürlü, tutarlık, evrensel olmadığı bir ülkede, lise mezunu olmak ne durumda olur? Bir vali korona denetimilerine(denetimlerine) çıkıyor; bir genç esnafın maske takmadığını görünce esnafı maske takması için uyarıyor. Esnafın konu konusunda söylemi şu: 'Günlük 15 lira kazanıyorum, gebereyim daha iyi. Maske takmamızı söylüyorlar. Benim şu an son derdim maske. Param yok, esnafı düşünen yok.' Toplumun ilk derdi korona yani sağlık ancak bu esnafın ilk derdi bunlar değil para. Kendi açısından haklı ancak bir de toplumsal, evrensel, genel düşünmek gerek, yalnızca kendini düşünmemek gerek. Yani bu esnafın; az para kazanıyor diye başkalarına, topluma korona bulaştırmaya ya da yayılmasına neden olmaya hakkı yok; kaldı ki kendisi ve ailesi korona olduğunda ya da başkalarına korona bulaştırdığında başkalarına ve ülkeye daha çok zararı olacak. 'Param yok, esnafı düşünen yok' diyor; oysa açık ki kendisi başkalarını, toplumu, ülkeyi düşünmüyor, yalnızca parayı ve kendisini düşünüyor. İş yapamıyorsan dükkanını kapatıp gidersin, başka iş yaparsın ancak başkalarının sağlıklarını tehlikeye atman, morali bozuk diye bir sürücünün karayolunda aşırı hız ile ya da alkollü araba kullanmasına benzer. İnsanlar kendi sorunlarını başkalarına zarar vermek, kötülük yapmak için kullanmamalılar. Yani 'Benim olmazsan Roma'yı da yakarım', 'Ya benim ol ya karatoprağın' mantığı, dünyası, ruhu, hali. Yani hep 'Ben, ben, ben' ve 'Para, para, para'. Oysa Muhammed de, Atatürk de 'Önce bilim ve ahlak' diyor. Bu vatan; birileri esnaflık yapsın, birileri kapitalistlik yapsın, birileri ahlakdışı ünlülük yapsın zengin olsun diye değil; 'Önce bilim ve ahlak' için kurtarıldı. Bu ülke; birileri esnaflık yapsın, birileri kapitalistlik yapsın, birileri ahlakdışı ünlülük yapsın zengin olsun diye değil; 'Önce bilim ve ahlak' için kuruldu. Kurtuluş savaşı'nda ölmeye giden askerlerin de ceplerinde beşparaları(beş paraları) yoktu ancak birlik, beraberlik, tümlük vardı oysa 'Hep ben, hep ben, hep ben' diyen esnaflık yalnızca bilime ve dine değil birliğe ve beraberliğe de aykırı; bu nedenle ki Muhammed 'Çarşı Şeytan'ın mescididir' dedi, 'çarşı' yani ticaret yani özel sektör; bu nedenle ki Cennet'de esnaflık, kapitalistlik, özel sektör, siyasi parti yok. Allah bile esnaflığı ve özel sektörü istemiyorken siz hem 'Müslümanım' deyip hem nasıl istiyorsunuz? Bir de ahlaka aykırı şeyleri, üstelik de ahlaka aykırı biçimde satanları var, örnek ki bayan iç çamaşırılarını(çamaşırlarını) dükkanlarının önlerinde, vitrinlerinde ahlaksızca sergileyenler. Açık ki esnaflık; işsizin 'Her işi yaparım abi' türünün esnaflık hali. Açık ki: 1- Bu esnaf dünyaya yalnızca para gözü ile bakmış oluyor, herşeyin para demek olduğunu demiş oluyor; kendisinin, ailesinin, arkadaşlarının, müşterilerinin, başkalarının, toplumun sağlığını düşünmemiş oluyor. 2- Mantıklı, bilimsel olmamış oluyor. 3- Çözümün; ölmek de, esnaflık da, kapitalistlik de, özel sektör de, para da değil; bilimsel ve ahlakçı bir devlet, ve bilimsel, ahlakçı, devletçi bir ekonomi sistemi olduğunu bilmiyor. Bu esnafa sorulsa; acaba 'Müslümanım' ya da 'Atatürkçüyüm' der mi; çünkü Muhammed de, Atatürk de 'Önce bilim ve ahlak' dedi ki bilim de, ahlak da önce toplumu, başkalarını, insanlığı düşünmektir. Açık ki esnaflık da siyaset ve kapitalistlik gibi dünyadan yok olması zorunlu şeylerden çünkü açık ki yolu bilime ve ahlaka değil ki yolu bilime ve ahlaka olmayan herşey dünyadan silinecektir birgün mutlaka; ve dünya bilimsel ve ahlakçı bir devletçilik yapısına girecektir. Yani esnaflığın da, işsizliğin de, yoksulluğun da, sömürünün de, siyasetin de tek çözümü bilimsel ve ahlakçı bir devlet ve ülke yapısıdır. Yani esnaflar da bilimsel ve ahlakçı bir dünya düzenini savunmalılar çünkü hükümdarlıkları yıkan kapitalizım onları da ergeç yıkar. İşçi ağlar, işsiz ağlar, yoksul ağlar, esnaf ağlar, kapitalist ağlar; sizi ağlamaya zorlayan ya da size ağlamayı sevdiren birşey mi var; bilimsel ve ahlakçı bir devlet yapısında birleşmek yerine? Nedir bu mazoşistçe durum? Siyaset ve özel sektör ağlatır; bilim ve ahlak güldürür. Muhammed'in de, Atatürk'ün de dediği gibi; bilimsel ve ahlakçı devlet düzeninde birleş; tek çözüm, tek doğru yol bu. Necdet Gürçiftçi Bağımsız, özgür, bilimsel, tarafsız, hiçbir dinden olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 19.10.20/06.22
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • asli-korkmz353
  • kalptenkelimeler
  • SürekliYazSürekliYaz
  • WhitePageSürekliYaz
  • Sürekli_Yaz
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir