Şiir Defteri

DOĞAL GAZ MÜJDESİ ÇİN TAKTİĞİ Mİ? (DENEME)

Yazan: Birturkbilgesi
23.08.2020 / 04:31
558 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Korona(Corona) salgınına neden olan Çin mantıksızlığı anlaşılmakta ki sürmekte çünkü nefs hem en büyük cehalettir, hem kötülüklerin nedeni ve amaçıdır, hem de önce akılı, mantığı yok eder, sonra da ahlakı, vicdanı. Korona nefsi de Çin'linin nefsinden başlamıştı yani yarasa hayvanı gibi şeyleri yemekten. Korona salgınından sonra Çin'in akıllandığı sanılmıştı ancak açık ki akıllanmamış çünkü açık ki en büyük cehalet ve en büyük kötülük olan nefsi henüz aşamamış çünkü nefse köle insan da, toplum da on üniversite mezunu olsa da, alim/alime olsa da nefse köle ise akıllanamaz; bu nedenle ki Muhammed de 'Sultanlarla düşüpkalkan alimler de hırsızdır' demiştir çünkü sultan sofrası da, sultan hayatı da nefstir, bu nedenle din sultanlığa, hükümdarlığa da karşıdır, bazıları bunlarla övünme nefsi yani cehaleti içinde olsalar da. Çin'in akıllanmadığı ve akıllanmak istemeyeceğini nereden belli? Şuradan belli: İki gün kadar önce, Çin'de, üstelik de korona salgınının başladığı Wuhan eyaletinde binlerce Çinli koronaya karşı bilimsel önlemleri de hiçesayıp(hiçe sayıp), koronaya karşı bilimsel önlemlere de uymayıp havuz partisi denilen akıldışı-ahlakdışı-yoz Amerikan kültürü etkinliği yapmış. Çin hükümeti ya da devleti buna tepki göstermek yerine, bu durumu sevinçle, mutlulukla karşılamış ve 'Wuhan'daki bu havuz partisi korona salgınına karşı sıtratejik/stratejik zaferdir' deyip, hem saçmalamış hem de , mantıklı olmamakta, nefsi aşmamakta direndiğini yani Çinlinin korona virüsünü dünyaya yaymış olmasına karşı akıllanmadığını göstermiş. Yani açık ki Çin 'Bükemediğin eli öp'ü yaşamakta gibi ya da bir akıldışı-ahlakdışı-yoz Amerikan dişi ünlüsünün 'Tecavüze uğraman kaçınılmazsa zevk almaya bak' sözü gibi bir mantığa uymaya çalışır gibi bir durumda ki bu durum da akıldışılık ve ahlakdışılık getiren birşey olan nefse uygun durumdur yani nefsten akıllı, mantıklı, tutarlı, ahlaklı davranması, düşünmesi beklenilemez. Yani, açık ki korona ile başedemeyen Çin toplumunun abuksubuk mutluluğu ile, koronaya karşı başarısızlığını, beceriksizliğini örtmeye çalışmakta gibi bir durum var ortada. Konunun Türkiye'de, Karadeniz'de doğal gaz bulunması ile ilgisi konusuna gelince. Recep Tayyip Erdoğan cumhurbaşkanı ya da Akp genel başkanı olarak, Karadeniz'de doğal gaz bulunmasını büyük bir müjde olarak verdi; sanki bu tür haberleri vermek için, Türkiye'nin Enerji bakanlığı, ve Enerji bakanlığı bakanı yokmuş gibi. Yani, doğal gaz kıyıdan bilmemnekadar(bilmem ne kadar) uzakta ve deniz yüzeyinden bilmemnekadar derinde imiş; çıkarılması için milyarlarca Dolar(dolar) ve yıllar gerekli imiş, Türkiye'nin ancak 5-6 yıllık doğal gaz gereksinimini karşılarmış, Türkiye'nin cebine ancak 5-6 milyar Dolar kalırmış falan, bunlar hiç önemli değilmiş gibi, doğal gaz hemen yarın kullanılmaya başlanılanacakmış gibi büyük bir sevinç ve mutluluk içinde; kuşkusuz ki Akp yanlısı medya da öyle. Yani bunlar biryana; sanki bir de o doğal gaz ile Türkiye'nin ve Türkiye toplumunun tüm sorunları, tüm dertleri sona erecekmiş gibi; Türkiye'nin ve Türkiye toplumunun tek derdi, tek sorunu ya da en önemli sorunu, en önemli derdi doğal gaz imiş gibi. Yani böyle bir haberi ülkenin Enerji bakanı varken neden cumhurbaşkanı verir? Bu noktada; Çin'in o havuz partisi konusunu; kötülemek yerine 'zafer' olarak tanımlaması geliyor akıla. Yani, acaba, 'Normalleşme' ilan edip korona salgınının daha da artmasına, yayılmasına, güçlenmesine neden olan Akp; Karadeniz denizinde doğal gaz saptanmasını, toplumun dikkatini koronadan uzaklaştırmak, ve korona karşısındaki kendi başarısızlığını, bilimdışılığını dikkatlerden ya da eleştirilerden ya da tepkilerden saklamak için mi kullanıyor? Yani 'Doğmamış bebeğe don biçmek' sözünde olduğu gibi, nedir bu, 5-6 yıl sonra çıkarılabileceği söylenilen bir doğal gaza, bir de sanki doğal gaz Türkiye'de henüz hiç kullanılmıyormuş gibi, üstelik de cumhurbaşkanı ile, bayram havası gibi müjde vermek? Durum bir de Nasreddin hoca'nın 'Hocanın borcu' alı şu fıkrasına benziyor gibi bir durumda: 'Nasreddin Hoca parasını geri almak için defalarca kapısını çalan alacaklısına sonunda: -Yakında sana borcumu ödeyeceğim, demiş. Alacaklısı: -'Ne zaman?' demiş. Nasreddin hoca başlamış anlatmaya: 'Bizim duvar kenarına yol boyunca çalı tohumu ektim. Bu tohumlar ilkbaharda yeşerecek ve çok çalımız olacak. Bu yoldan pekçok koyun sürüsü geçer. Geçerlerken, koyunların yünleri çalılara takılacak. Ben de o yünleri toplayacağım. Bizim hanım bunları eğirip ip yapacak. Ben de pazara o ipleri götürüp satacağım ve borcumu sana ödeyeceğim'. Adam öfkesinden olsa gerek, başlar kahkahalarla gülmeye. Nasreddin hoca da der ki: - Bak, peşin parayı görünce nasıl da gülmeye başladın!'. Uzak ve derin denizden doğal gaz çıkarmak ağaçdan elma toplamak kadar kolay ve hızlı birşey değl de. Yani durum 'Çin taktiği' mi acaba? Çünkü ilginç ki Çin Wuhan'daki havuz partisini 'zafer' olarak verdikten 1 gün sonra Erdoğan da 'Karadeniz'de doğal gaz bulundu' haberini verdi de. Yani örnek ki bekar ve işsiz biri evlenmek için kız istemeye gitse, kızın babasına da dese ki 'Şimdi hiç param, işim, gelirim yok ancak 5 yıl sonra çok zengin olacağım'; ailesi kızı verir mi? Peki bu toplum; 5-6 yıl sonra geleceği söylenilen bir doğal gaza neden oy versin? Siyasetin ilk yarısı '-cek', '-cak'tır zaten. Ancak gerçek ki akıldışılığın, bilimdışılığın, barbarlığın, hukuksuzluğun, adaletsizliğin, cehaletin, mantıksızlığın, tutarsızlığın, insanlığa aykırılığın, ahlaka aykırılığın, yozluğun göklere çıktığı ülke doğal gaz değil; demokrasi, laiklik, bilimsel, adalet, adillik, dürüstlük, hukuk, özgürlük, işçi hakları, bilimsel eğitim, bilimsel ve ahlakçı devlet, medenilik, ahlakçılık gibi şeyler istiyor; doğal gaz para ile alınabilir de bunlar ne para ile alınabilirler, ne de denizden çıkabilirler. Gerçek ki ekonomide ya da maddiyatta 'başarı' diye gösterilen şeyleri Türkiye Abd'ye kiraya verilseydi, Abd de yapardı, üstelik de daha iyisini yani bu ülkeye önce, Muhammed'in de, Atatürk'ün de dediği gibi 'Bilim ve ahlak' sistemi gerekli ki gerisi kendiliğinden olur zaten yani bir ülkede bilimsellik ve ahlakçılık yoksa aya gitse ne olur, Mars'a gitse ne olur. Siyaset ekonomi ve terör konularından başka bir de kendine 'Bilimsel ve ahlakçı Türkiye ve dünya' amaçını konu, görev edinmeli yoksa kapitalist şirketlerin başarıları, zaferleri, kazançları, etkinlikleri ile bir milletin hele Türkiye milletinin, Atatürk milleti'nin yani 'Bilim ve ahlak milleti'in de, din yani 'Bilim ve ahlak' milletinin de övünmesi, gururlanması yakışıkalmaz(yakışık almaz) yani devletin, vatanın, milletin, kamunun fabrikaları, madenleri, kaynakları, servetleri 'özelleştirme' diye kapitalistlere satılırken bu millet Karadeniz'de doğal gaz bulundu diye neden sevinsin, açık ki o da kapitalistlere 'özelleştirme' yapılacak. Kuşkusuz ki konunun korona dışında, başka amaçları da olabilir; örnek ki demokrasiye, laikliğe ve Atatürkçülüğe karşı yeni saldırılar geliştirmek gibi. Yani konu 'Doğmamış çocuğa don biçmek' gibi durum da, 'Bayram değil, seyran değil, eniştem beni neden öptü' gibi durum da olabilir. Yani 'Doğal gaz' değil de 'Siyasi gaz' durumu olabilir. Necdet Gürçiftçi Bağımsız, özgür, bilimsel, tarafsız, hiçbir dinden olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 22.8.20/04.34
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Samimi
  • siirsairii
  • AgahEfendi
  • sidarsevimli
  • meşale
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir