Şiir Defteri

Bakan Varank'ın tuhaf mutluluğu ve Türkiye'de asalak özel sektör hali (Deneme)

Yazan: Birturkbilgesi
28.03.2019 / 07:42
720 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Bakan Varank 'Son 16 yılda 1 milyar liralık yatırıma teşvik verdik, 6 binin üzerinde vatandaşımıza yeni iş imkanları sunduk. Türkiye ekonomisi sanayiciler sayesinde ileri gitti, gelişti. Türkiye daha çok büyüsün, daha çok kalkınsın ve refah artışı sürekli hale gelsin istiyoruz. 16 senede güçlü bir temel inşa ettik. Sanayiden tarıma, eğitimden sağlığa pek çok alanda önemli reformları hayata geçirdik. Fabrikalar açtık, altyapılar kurduk, istihdam oluşturduk. Şimdi artık ekonomimizin gücüne güç katmak istiyoruz. Milli teknoloji, güçlü sanayi vizyonumuzla katma değerli üretimde bir sıçramayı yakalamak istiyoruz. Büyümeyi sırtlayan aktörleri destekliyor, öneri ve sorunlarını bizzat takip ediyoruz. 2020'ye kadar, yeni işe alınan işçilerin prim ve vergilerini ödeyeceğiz' deemiş. Bakan Varank'ın bu sözleri hem kendisinin hem Akp'nin nicel bir dünya olduğunu ve yanlışlığını hem de Türkiye'deki özel sektörün asalaklığını, tembelliğini, beceriksizliğini, başarısızlığını, bencilliğini, sorumsuzluğunu, yozluğunu göstermekte. Bakan Varank'ın sözlerinden anlaşılıyor ki Varank da, Akp de maddi bir mutluluk içinde, ve maddi bir mutluluk arayışı içinde ya da maddiyati başarı sayan bir dünya anlayışı içinde. Bakan Varank 'Son 16 yılda 1 milyar liralık yatırıma teşvik verdik' diyor; bakan Pakdemirli 'En az bin adet damızlık kaz ve en az 500 adet ticaret kazına sahip üreticiye, yeni kümes yapımı ve alet ekipman alımına yüzde 75 hibe veriyoruz. Bu yüzde 75 hibeyi baba oğluna vermiyor' demiş; bakan Pekcan 'İhracata verilen desteklerde tasarrufumuz yok. Bizim bir konuda tasarrufumuz yok. O da ihracata verilen destekler. Türkiye'nin yüksek gelirli ülkeler seviyesine yükselebilmesinin yolu ihracattan geçiyor' demiş; Sgk yayınladığı bir genelgeyle '1 Şubat-30 Nisan arasında işe alınacak her bir işçinin 3 ay boyunca maaşını, primlerini devlet karşılayacak. 500 kişinin altında olan işyerleri günlük 5 lira, 500 ve üzerinde işçi çalıştıran işyerleri 3.36 lira asgari ücret desteği alacak. Teşviklerden borcu olan işyerleri de faydalanacak' dedi. Yani bakın hep işverenlere yani patronlara, patroniçelere yani özel sektöre yani kapitalistlere yani sömürgenlere para destekleri, teşvikleri, hibeleri; yani sanki özel sektör bir özürlü sektörü ya da özürlüler sektörü yani durmadan, sürekli destekler, teşvikler, hibeler; yani özel sektör devlete vermesi gerekirken devlet hala özel sektöre veriyor, ve bu da Akp hükümetince 'başarı' olarak tanıtılıyor. Ya o kadar teşviği bana verseniz ben Mars'a bile giderdim ancak görmekteyiz ki bunca teşvike, desteğe, hibeye, kolaylığa, devlet yardımına karşın özel sektör hala hımbıl, hımhım, mırınkırın(mırın kırın) çünkü Batıda olduğu gibi mucit, yaratıcı, üretken, dahi bir özel sektör değil Türkiye'deki özel sektör; Türkiye'deki öze sektör mucitlik, dahilik, yaratıcılık, evrensellik üzerine değil vatanı, devleti ve milleti sömürmek kolaylığı; ve cehalet, bencillik, sorumsuzluk, duyarsızlık, tembellik ve nefs üzerine kurulu bir özel sektör. Bakan Varank diyor ki 'Türkiye ekonomisi sanayiciler sayesinde ileri gitti, gelişti' ya bu nasıl ileri götürmektir ki hala var olabilmek için devleti sömürmek zorunda olan, devleti emmek zorunda olan, devletin biberonunu isteyen bir özel sektör? Bu nasıl bir ekonomik gelişme ki asgari ücret 2.020 Tl gibi gülünç bir miktarda; ve tarım ülkesi bir ülkede millet sebze kuyruğunda? Bakan Varank diyor ki 'Milli teknoloji, güçlü sanayi vizyonumuzla katma değerli üretimde bir sıçramayı yakalamak istiyoruz. Büyümeyi sırtlayan aktörleri destekliyor, öneri ve sorunlarını bizzat takip ediyoruz.'. Demek ki özel sektör denilen sömürgenliğe bunca memeye karşın ülke hala ekonomide sıçrayamamış. 'Büyümeyi sırtlayan aktörler' diyor yani devlet yardımı olmadan ayaktaduramayan(ayakta duramayan) zavallı, beceriksiz, başarısız, asalak, sömürgen, bencil, sorumsuz bir özel sektöre 'büyümeyi sırtlayan aktörler' diyor, açık ki burada asıl aktör o özel sektör değil, o özel sektöre sürekli memevermek(meme vermek) zorunda kalan, ve düşük ücretlerle, yokluk içinde çalışan işçi halktır. Bakan Varank 'Türkiye daha çok büyüsün, daha çok kalkınsın ve refah artışı sürekli hale gelsin istiyoruz' demiş. Bilmediği birşey var: Türkiye de, bir ülke de ancak felsefe, bilim, dini tanımlayan Din hadisileri, düşünürler(filozoflar), alimler, alimeler, bilgeler ile büyür; asalak, sömürgen, baceriksiz, cehalet içinde, nefs içinde bir özel sektör tayfası ile değil. Bakan Varank 'Sanayiden tarıma, eğitimden sağlığa pek çok alanda önemli reformları hayata geçirdik' diyor; ülkeyi felsefeye, bilime ve Din hadisileri'ne aykırı hale getirmek ya reform değildir ya reform doğru, iyi, güzel birşey demek değildir. Bakan Varank 'Fabrikalar açtık, altyapılar kurduk, istihdam oluşturduk' diyor; ya sanki bu ülkede bir tek Akp fabrika açtı, altyapı kurdu. Öteyandan; Akp 16 yılda kaç fabrika açtı acaba; devletin, milletin, vatanın kurulu, çalışan fabrikalarını özelleştirme adı altında satan Akp? Yani belli ki Akp kendini Türkiye cumhuriyeti devleti değil Osmanlı hükümdarlığı ve özel sektör sanıyor olmalı. Ya hu; Türkiye kurulalı neredeyse 100 yıl olmuş, özel sektör hala devletten süt emiyor, hala devletin gölgesi altında emekliyor. Bu mu yani başarı, yere göğe sığdıramadığınız başarı? Bir ülke ya da devlet felsefe, bilim, ve Din hadisileri üzerine kurulu değilse ileriye gitmez; hep geriye gider; işte bu nedenle ki Atatürk'ün 10 yılda yaptığını, başardığını Atatürk sonrası dönem bunca on yıla karşın hala başaramadı, ve üstelik te ülkeyi geriye geriye götürdü. Osmanlı hükümdarlığını baştaçı eden; 'Türkçe ile felsefe ve bilim olmaz, Türkçeyi terk edelim' diyen; 'Demokrasi taşıttır, istediğim zaman iner terk ederim' diyen; 'Lozan zafer değil hezimet' diyen; bebeklere, çocuklara zorunlu sağlık aşısılarını(aşılarını) zorunlu olmaktan çıkaran; zinayı suç olmaktan çıkaran, eşcinsel eviliği bile serbest bırakan bir Akp ve özel sektörü Türkiye'yi nasıl ileri götürmüş olabilir acaba? Belki de ileri götürdüğü şey kendisi ve özel sektörüdür. Kalkmışsınız; 'devlet bekası' saçmalığı kılıfı içine sokup; taht nefsi, dünya nefsi için kundaklarındaki öz bebek kardeşlerini, 3-5 yaşındaki öz çocuk kardeşlerini, öz babalarını, öz annelerini bile öldürtmekten çekinmemiş Osmanlı hükümdarlığını baştaçı ediyorsunuz; sonra da 'Türkiye'yi ileriye götürdük, geliştirdik' diyorsunuz; ve övdüğünüz özel sektör de hala devlet sütü içen asalak, sömürgen, beceriksiz, başarısız bir özel sektör. Hükümdarlıkları baştaçı etmek ancak böyle bir dünyayı başarı sayabiliyor demek. Anlayın artık; bir ülke sanayiciler ya da özel sektör ileri gitmez; felsefe, bilim, Din hadisileri, düşünürler, alimler, alimeler, bilgeler ile ileri gider; yoksa Hitler'in de fabrikaları, sanayisi, sanayicileri, özel sektörü vardı zaten. Ve bir Akp Türkiye'yi nasıl ileri götürmüş olabilir acaba? Şunu anlayın artık: Osmanlı hanedanlığını baştaçı etmek Mars'a bile gitse ilerlemek değil gerilemektir; var oluş değil yok oluştur; yükseliş değil çöküştür; zafer değil hezimettir. 'Türkiye yükseldi' demek ancak amuda kalkıp bakmakla olur. Necdet Gürçiftçi Bağımsız, özgür, bilimsel, tarafsız; hiçbir dini inançtan ve hiçkimseden yana olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 28.3.19/07.21
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Samimi
  • siirsairii
  • AgahEfendi
  • sidarsevimli
  • meşale
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir