Şiir Defteri

BOP HAÇLI SEFERİ YA DA MÜSLÜMANI MÜSLÜMANA YOK ETTİRMEK (DENEME)

Yazan: Birturkbilgesi
14.05.2021 / 11:45
373 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Silah seven, savaş seven, kitap sevmeyen, okul sevmeyen, felsefe sevmeyen, bilim sevmeyen, akıl sevmeyen, mantık sevmeyen, nefs bağımlısı, vücut bağımlısı, göz bağımlısı, kas bağımlısı, mide bağımlısı, para bağımlısı, cinsellik bağımlısı, sıpor(spor) bağımlısı, fiziksel güç bağımlısı, vahşet bağımlısı, moda bağımlısı, pisikopat(psikopat)/sosyopat kişilikli/dünyalı/düşlü gençler, kitleler, filimler(filmler), televizyon dizileri, televizyon tanıtımları ve sanatçılar yarattılar önce. Başlarında bir pisikolog(psikolog) vardı, o akıl veriyordu. O, onlara her yalanı, her hileyi, her sözcük oyununu, her koşullanmayı(şartlanmayı) öğretiyordu. Bu bağlamda herşey olabilir; Recep Tayyip Erdoğan isimli kişinin avatarı, 20 yıl önce, gerçeği ile değiştirilmiş olabilir; Abd'deki Fethullah Gülen'in, günü gelince Türkiye'ye gönderilmek için avatarı hazırlanıyor olabilir. Artık bu dünyada hemen hemen herşey olabilir. Ne kadar uçuk düşünülürse, gerçeğe o kadar çok yaklaşılma çağı başlamış olabilir. Çünkü ülkemizde de dünyada da akıl mantık, merhamet vicdan almaz şeyler oluyor, son 10-12 yıldır. Üç boyutlu yazıcılar da icat edildi. Avatar filimi(filmi) ve Transformers filimi akılın(aklın) uçukluk sınırlarının ötesi ya da uçukluğun akıl ötesi yani insan bu filimleri izlerken bile hayretten hayrete, şaşkınlıktan şaşkınlığa düşüyor; şaşkınlıktan donup kalıyor. Yani artık çağı; akıl ile değil akıl ötesi birşey ile izlemek gerekiyor çünkü akılın hızı bile bu şeylerden oluşan çağın hızının çok çok gerisinde kalıyor. Yani insan; Superman'ı(Üstünadam'ı), Spiderman'i(Örümcekadamı), Batman'i(Yarasaadamı), Matrix'i, Harry Potter'ı, Yüzüklerin efendisi'ni gözleri ile izleyip görsel yaratımı, görsel hileleri, teknolojik hileleri kolayca anlayabilir ancak bir Avatar'ın büyülü gibi görüntülerini, dudak uçuklatan Transformers robotlarını gözle izleyip anlamak pek olası değil çünkü birincilerde hile tek yönlüdür, ikincilerde hile ise çok yönlüdür, her yönedir. Haçlı seferleri'ni aslında yalnızca ikiye ayırmak olanaklı: 21. yüzyıl öncesinin, silah, savaş, yabancı ordu üstüne dayalı haçlı seferleri ve 21. yüzyılın, akıla, hileye, sözcük oyunlarına ve yok edilecek kitlelerin kendi enerjilerine, kendi seçimlerine, kendilerine dayalı Haçlı seferleri. Çağımız öyle uçuklaştı ki, insanlık bilimsel düşünmekten öylesine firar etti ki günümüzde artık; diktatörlükler, ileri demokrasi; terör örgütleri demokrasi; savaşlar bahar diye halklara yutturuluyor. Ya bir bakın şöyle çevrenize; bu ülkenin neresinde demokrasi var; Arab baharı ile hangi Arab ülkesine demokrasi, barış, kardeşlik geldi? Başbakan önceleri Bop eşbaşkanı(eş başkanı) olduğunu neden inkar etdi idi? Çünkü yapacağı şeyler yani Bop eşbaşkanlığı gereği yapması gereken şeyler pek demokrasi, pek insanlık, pek dürüstlük, pek dindarlık, pek ahlak, pek merhamet, pek vicdan, pek akıl, pek mantık değildi. Yani bir insan; bir sınavı başarmışsa, bir ödül almışsa, bir kariyer(yükseliş) yapmışsa, bir mevkiye gelmişse neden bunu saklasın, gizlesin? Yani insan bir suç işlemişse, ayıp/kötü birşey yapmışsa saklar, gizler. Yani yanlış birşey yapmış olsa bile bunu saklamaz, gizlemez, özür diler ve yoluna, hayatına devam eder. Yani bir öğrenci bile sınıf başkanı seçilse, bunu gizlemez, saklamaz, örtmez; kaldı ki koskoca Bop eşbaşkanısın, koskoca Abd'nin. Anladık ki başbakan Bop eşbaşkanlığını ısrarla saklamakta yerden göğe kadar haklıymış çünkü Bop'tan sonra Ortadoğu ve Arab ülkeleri kan gölüne dönüverdi birden; dostça sıkılmış olan eller köklerinden acımasızca kırılıverdi, koparılıverdi birden. Yok, sen El Kaide'sin; yok, sen Hizbullah'sın; yok, sen Müslüman kardeşler'sin diye diye Müslümanları birbirlerine kırdırmaya başladılar. Sanki 21. yüzyıl artık; terör örgütlerinin savaşları çağı. Her büyük ülke kurdurmuş, kurmuş, eline almış bir terör örgütünü; sanki bilgisayar oyunu oynuyorlar, kazanmak için. Daha düne kadar; birbirlerine düşman olan ya da görünen Abd ve El Kaide, şimdi bakıyorsunuz, birbirleri için çalışıyorlar. Daha düne kadar, 'Terör örgütü ile görüşmeyiz, masaya oturmayız' diyenler bakıyorsunuz şimdi her türlü terör örgütü ile işbirliği, anlaşma, uzlaşma etkinliklerindeler. Amaç iki: 1- İnsanları; Müslümanların eli ile Müslümanlardan ve İslamiyet'ten nefret ettirmek, 2- Müslümanları Müslümanlara kırdırıp yok etmek. En başta, en önce Abd hangi terör örgütleri ile işbirliği, çalışma, dostluk içinde açıklamalıdır. Günümüzde dünya demokrasisinin, insanlığın, barışın, ahlakın, merhametin, vicdanın, bilimselliğin en birinci düşmanı; faşist, sömürgeci, mafya Abd'dir çünkü. Haydi Abd; hayatında bir kez olsun bir delikanlılık, yiğitlik, kahramanlık, dürüstlük, insanlık, vicdanlılık yap da açıklayıver bunu. Ey Arablar; 'Alın elinize bir kitap okuyun' desem; hep, zamanınız yoktur; hep, yorgunsunuzdur, okumazsınız ancak birbirinizi öldürmeye nedense hep bol, çok zamanınız var. Sorsam Kuran'ın son suresini, kaçınız bilirsiniz acaba? Artık şöyle dua ediyorum: Ey Allah; şu savaş, döğüş, silah, kan, kin, intikam, merhametsizlik, vicdansızlık, mantıksızlık, öldürme, ölüm, zulüm meraklısı Arabları ve Abd'yi dünyadan yok et ki var olduğuna inanayım; diyeyim ki varsın. Sanırım tarihte hiçbir ırk; Arablar kadar savaşı, zulümü, düşmanlığı sevmemiştir. İslamiyet'in peygamberi de putatapıcılar ile yapmakta olduğu bir savaşta yenilmek üzere iken Allah'a 'Ey Allah'ım; eğer bize şimdi yardım etmezsen, dünyada Sana ibadet edecek hiçkimse kalmayacak!' Ve, anlatılanlara göre, Allah O'na yardım göndermişdi(göndermişti) ve peygamber de yani ilk Müslümanlar da savaşı kazanmışdı(kazanmıştı). Ben de şimdi diyorum: Ey Allah; eğer şimdi bu Arabları ve Abd'yi yok etmezsen, dünyada Sana hakkı ile ibadet edecek, Seni hak edecek, övünebileceğin, örnek gösterebileceğin hiçkimse kalmayacak! Allahüekber sesi eskiden selamet, güven, barış, huzur, merhamet, sevgi, dostluk, vicdan, kalem, kitap, ilim(bilim) demekti; şimdi ise katliam demek, terör demek oldu, zulüm demek oldu. Buna izin verecek misin, buna sessiz kalacak mısın, buna dur demeyecek misin ey Allah? Yoksa dinsizler dinsiz olmakta haklılar mı? Ey Allah; artık Arabları ve Abd'yi yok et yoksa Arab topraklarında artık hiç papatya, lale, sümbül, menekşe açmayacak; koyunlar yavrulamayacak; kelebekler uçmayacak; arılar bal yapmayacak; çocuklar çocukluklarını yaşayamayacaklar; savaştan, terörden. Nerede Biruni'ler, Farabi'ler, Heysem'ler, Cezeri'ler, Yunus'lar, Mevlana'lar, Hacı Bektaş'lar, Nihat Genç'ler; nerede bunlar. Dilerim ellerinizdeki tüm silahlar ellerinize, tövbe edinceye kadar, ellerinize silah yerine kitap alıncaya kadar yapışır kalır. Akıl masumdur ve masumsa akıldır akıl. Yoksa akıl Hitler'de de vardı. Necdet Gürçiftçi İnternetde yayınlandığı zaman: 20 ağustos 2013/14.57
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • asli-korkmz353
  • kalptenkelimeler
  • SürekliYazSürekliYaz
  • WhitePageSürekliYaz
  • Sürekli_Yaz
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir