Şiir Defteri / Sizin Köşeniz / AYDİLGE DENİLEN SÖZDE SANATÇI KADINLAR İÇİN ETEĞİNİ ÇIKARMIŞ (DENEME)

Yazardan en yeniler

Çağımızın ya da insanlığın akıldışı-ahlakdışı bir kesimi herşey için soyunan, her bahane ile soyunmaya çalışan akıldışı-ahlakdışı bir yetişkin insan kitlesi yaratmakta ki buna 'Moda' denilmekte. Nasıl ki mama isteyen bebek ağlar, bu yoz yetişkin insan dişisi kitlesi de birşey istemek ya da anlatmak ya da savunmak için hemen soyunmaya başlıyor ya da çalışıyor örnek ki akıldışı-ahlakdışı Femen gibi. Açık ki küresel ve derin bir güç dünyaya akıldışılık ve ahlakdışılık yaymaya çalışırken kendine temel hedef(amaç) olarak hem büyük bir zaaf-takıntı-saplantı-nefs bolluğu içermek eğilimi ile hem de çok para harcamaya eğilimi ile yetişkin insan dişisi kitlesini almış durumda, öyle ki büyük bir yetişkin insan dişisi kitlesi bikini, mayo diye ortalıkta sütyen-külot gezmekten, mini şort diye ortalıkta külot ile gezmekten bile çekinmemektedir ki kapitalistler için bundan iyisi de pek bulunmaz yani 'Hem soy, hem sömür'. Ülkemizde ve dünyada sanatı ya da sanatçılığı soyunmak, cinsellik, cinsiyet sanan tuhaf bir kesim var. Belli ki özgürlük serbestlik, serbestlik de demokrasi sanılmakta ancak demokrasi özgürlük demektir, serbestlik değil çünkü demokrasi bilim ve ahlak demektir, serbestlik ise var oluşun serserilik halidir. Yani sanatçılık yapacak kimselerin önce felsefe öğrenmeleri gerekir yoksa yaptıkları şey sanatçılık değil eğlencecilik, eğlendiricilik olur ancak eğlenmenin bile ahlakı, edebi, utanması, mantığı olmalıdır. Görülmekte ki yetişkin insan erkeği örtünmek eğilimi içinde iken yetişkin insan dişisi özellikle çağımızda, soyunmak, çıplaklık, utanmazlık eğilimi içine girmekte, akıldışı-ahlakdışı modanın yönlendirmesi ile; öyle ki moda yeni bir devlet türü kurmaya çalışmakta gibi, akıldışı-ahlakdışı bir devlet türü. İnsanların genelde egemen üç zaafı var bence: Mide zaafı, cep zaafı, bacak arası zaafı. Bu üç zaaf da kendilerine ait, kendilerine uygun dünya ve insan türü yaratıyor yani kiminin akılı midesinde, kiminin akılı cebinde, kimin akılı da bacak arasında oluyor hep. Açık ki bu üç zaaf üzerine kurulu; küresel ve derin bir ajanlık merkezi ve etkinliği olmalı dünyada çünkü tüm medya genelde bu üç şeyi pompalamakta toplumlara; ve akıldışı-ahlakdışı bu küresel ve derin güç temel araç olarak akıldışı-ahlakdışı modayı, akıldışı-ahlakdışı turizımı(turizmi), akıldışı-ahlakdışı medyayı, astrolojiyi, akıldışı-ahlakdışı sanatı ve akıldışı-ahlakdışı ünlüleri kullanmakta. Bu nedenle toplumların ve insanların bu merkezin amaçlarına karşı uyanık olmaları zorunludur. İstanbul Başakşehir' de düzenlenen 'Başarı ödülleri' töreninde Kadınlara karşı şiddete ve kadın cinayeti denilen cinayetlere karşı tepki göstermek için 'Özgürce yaşamak isteyen kadınların çığlığıyım bu akşam' deyip eteğini çıkarmış. Neyse ki altına başka bir etek giymişmiş. İşin bir başka tuhaf yanı da; beline bağladığı kemerleri tek tek çıkarıp demiş ''Özgürce yaşamak isteyen kadınların çığlığıyım bu akşam' derken. Sanıyorum ki çıkardığı etek ahlakı; çıkardığı kemerler de 'Bekaret kemeri' denilen kemerleri simgeliyor olmalı? Eğer böyle ise bu sözde sanatçı, sözde ünlü yetişkin insan dişisine de, insanlığa da, topluma da çözüm, kurtuluş, amaç olarak bilimi ve ahlakı değil bilimdışılığı ve ahlakdışılığı öneriyor ya da seçiyor olmalı? Düşüncem ki bu hal ve hareketlerle anlatılan şey ahlakı ve bekareti dışlamak olmalı ki zaten bu sözde sanatçının internette dine aykırı, ahlaka aykırı fotoğrafları var çok sayıda; ve tuhaf ki buna bir de ödül veriliyor ve tuhaf ki ödülün adı da 'Başarı ödülü'; bilim ve ahlak yani insanlık adına neyi başarmış acaba?. Kadının cehalet ve nefs içinde olduğu açık çünkü açık ki özgürlük sözcüğünün anlamını bile bilmiyor; özgürlüğü serbestlik, serbestliği de özgürlük sanıyor oysa özgürlük bilime ve ahlaka uygunluk demektir, serbestlik ise bilimi ve ahlakı dışlamak demektir ki özgürlük sözcüğünün anlamını bilmemekle bilimi, eteğini çıkarmakla da ahlakı dışlamış olmakta oysa doğru sanat da, doğru demokrasi de, doğru laiklik de bilim ve ahlak üzerine kuruludur. Yetişkin insan dişisini de, insanı da savunmak, korumak ancak bilim ve ahlak ile olur. Önerim ki bu ülkeye Ahlak bakanlığı kurulmalı çünkü ahlak hem zekanın, akılın, mantığın, beyinin, ruhun, felsefenin, bilimin, demokrasinin, laikliğin, özgürlüğün, eğitimin, medeniyetin en üst aşamasıdır hem de ahlaka aykırılık toplumlar için, duvarı bile çürüten nem gibidir ve demokrasi, laiklik, hukuk, anayasa serbestliği değil özgürlüğü serbest bırakmalıdır. Bu durum yalnızca bu sözde sanatçının yozluğunu değil; ülkemizdeki ve dünya genelindeki yozluk halini de göstermekte. Açık ki sanat değil; bilim ve ahlak tek çözümdür çünkü sanat da dini inanç gibidir, mantık ve tutarlılık değil duygu işidir oysa bilim ve ahlak mantık işidir. Yetişkin insan dişisi de, yetişkin insan erkeği de, tüm insanlık da serbestliğe değil bilime ve ahlaka yani özgürlüğe sarıldıkça yükselir, ilerler, gelişir, onurlanır, insanileşir, medenileşir. Özgürlüğe giden yol etek çıkarmakla değil; bilime ve ahlaka şapka çıkarmakla olur. Türkiye'nin ve insanlığın istediği sanatçı türü serbestlik içinde yani bilime ve ahlaka aykırı sanatçı türü değil özgürlük içinde yani bilime ve ahlaka bağlı sanatçı türüdür ki 'Önce ilim(bilim) ve ahlak' demiş olan Atatürk de 'Sanatsız kalmış bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir' derken bunu anlatmak istemiştir yani bilim ve ahlak içinde sanat, ve bilim ve ahlak içinde sanatçı yani Atatürk 'Sanatçısın, ne yaparsan yap, kafana göre takıl, istediğini yap' demek istememiştir ki Muhammed de 'Önce ilim(bilim) ve ahlak' dedi. Necdet Gürçiftçi Bağımsız, özgür, bilimsel, tarafsız; hiçbir dini inançtan ve hiçkimseden yana olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 24.12.19/00.12

AYDİLGE DENİLEN SÖZDE SANATÇI KADINLAR İÇİN ETEĞİNİ ÇIKARMIŞ (DENEME)

Yazardan en yeniler

En Çok Okunanlar

Yeni Üyeler