Şiir Defteri

ANDIMIZ VE İSTİKLAL MARŞI (DENEME)

Yazan: Birturkbilgesi
21.03.2021 / 08:42
523 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Açık ki akıldışı-ahlakdışı siyaset türü biryandan, akıldışı-ahlakdışı ünlü türü biryandan, akıldışı-ahlakdışı moda türü biryandan toplum akıldışı, ahlakdışı, bilimdışı yani mantığa aykırı bir dünyaya götürülmekte. Bu nedenle ki Türkiye'nin de, tüm insanlığın da kurtuluşu 'Önce mantık' isteği ile başlar çünkü mantığın nicel zirvesi bilim, nitel zirvesi ise ahlaktır, yani mantığa aykırılık bilime ve ahlaka aykırılıktır da oysa Atatürk de, Muhammed de 'Önce bilim ve ahlak' dedi yani 'Önce mantık'. Bu nedenle ki gerçek, doğru demokrasi seçim sandıkları, siyaset, siyasi parti değil 'Önce mantık' yani 'Önce bilim ve ahlak' demektir oysa ülkemizde astroloji, tarikat gibi bilime aykırılıklar, eşcinsel evlilik, ve akıldışı-ahlakdışı giyim gibi ahlaka aykırılıklar siyasetçe serbest bırakılmış durumda. Yani; Atatürk, ve Muhammed ne diyor, Türkiye yani siyaset ne yapıyor çünkü Türkiye'yi 'Bilim ve ahlak' değil mantıksızlık yönetmekte, sahiplenmekte. Yani, okul kapısılarında(kapılarında), üniversite kapısılarında bilim, ahlak, alimlik, alimelik değil akıldışı-ahlakdışı siyaset türü, akıldışı-ahlakdışı kapitalist türü, akıldışı-ahlakdışı ünlü türü, akıldışı-ahlakdışı moda dünyası, akıldışı-ahlakdışı ün(şöhret) dünyası türü yani mantıksızlık beklemekte; sonra da ülkede genelde 'mantık', özelde ise 'Bilimsellik, ve ahlaksallık' ara. Siyaset mantıksızlık demektir, bu nedenle ki Türkiye'nin dünya önderi ülke olmasını önleyen şey herhangibir siyasi partiden önce 'siyaset'in kendisidir yani Türkiye Atatürk'ün dediği gibi 'Bilim, ve ahlak' ile yönetilmedikçe Türkiye asla dünya önderi ülke olamaz çünkü bilime ve ahlaka aykırılık mantığa da aykırılık demektir çünkü hem bilim ve ahlak önce mantık ile başlar, hem de mantıksızlık doğruya ve insancalığa götürmez. Bu nedenle ki Atatürk'ü Atatürk yapan şey siyaset değil 'Bilim ve ahlak' insanı olmasıdır yani siyasete aykırı bir insan olması. Gerçek ki siyaset örnek ki okuyamadıkları için çıraklığa verilen çocukların iş dünyasına benzer bir dünya durumundadır yani amaç bilim ve ahlak temelli bir dünya kurmak değil geçimi sağlamak üzerine kurulu bir dünya. Bu nedenle ki siyaset bilim dünyasına değil iş dünyasına benzer. Bu nedenle ki siyasetin tüm dünyadaki amaçı 'Bilim ve ahlak' değil para yani ekonomidir, iş dünyasıdır, kapitalistlerin keyifidir. Üniversite mezunu olmak da siyasetçiyi mantıklı da, bilimsel de, ahlakçı da yapmaz çünkü dünyanın hiçbir ülkesinde üniversitenin amaçı mantıklı, bilimsel, ahlaklı, düşünür, alim, alime, bilge insan yetiştirmek değildir; amaç düzene, kapitaliste, ve siyasetçiye uygun insanlar yetiştirmektir yani bu durumda açık ki bir ülkede bin tane üniversite de olsa, her yetişkin üniversite mezunu da olsa durum 'üniversitelilik' olmaz; bu nedenle ki dünyada bilime aykırı, mantıksız, ahlaka aykırı, insanlığa aykırı pekçok üniversite mezunu, ve akademisyen bulunmaktadır yani bu durumda siyaset 'Bilim ve ahlak'ın görevlisi durumunda değil 'Kapitalistin katibi' durumunda olmaktadır. Açık ki bu durumda; siyaset yalnızca devleti, ekonomiyi, ve ülkeyi değil toplumu da yanlış yönlendirmekte. Siyasetin bu mantıksızlık durumu ülkemizde de pekçok örneğe sahip durumdadır. Son bir örnek ki 'Andımız' ve 'İstiklal marşı' konusunda görülmekte. 'Milli andımız İstiklal marşı'dır' diyen siyasetçiler olmakta. Anlaşılmakta ki siyasetçi olmak isteyenlerin mantık sınavından da geçirilmeleri zorunluluğu görülmekte çünkü doğrunun yolu da, ölçütü de Atatürk'ün de, Muhammed'in de dediği gibi 'Bilim ve ahlak'tır, yani toplum, halk, seçmen, seçim sandıkıları(sandıkları), siyasi partiler, siyaset değil ki bilimin ve ahlakın ölçütü de 'mantık'tır çünkü mantık hem iyiniyet belirtisidir, hem de doğruya giden en temel, en basit yoldur. Gerçek ki mantık açısından olarak yani özellik olarak İstiklal marşı başkadır, Andımız başkadır; o da şöyle ki 'İstiklal marşı savaş, ve ordu/askerlik/asker marşı'dır ki zaten Kurtuluş savaşı sırasında yani savaş sırasında yazılmış sözleri ki zaten Vikipedi'nin 'İstiklal marşı' sayfasında da 'Şiirde şair; Kurtuluş Savaşı'nın kazanılacağına olan inancını, Türk askerinin yürekliliğine ve özverisine güvenini, Türk ulusunun bağımsızlığa, Hakk'a, yurduna ve dinine bağlılığını dile getirmiştir. Hamdul­lah Suphi Bey, Âkif'in şiirinin önce cephede asker arasında okunma­sına karar verdi. Batı Cephesi Komutanlığına gönderilen şiir, askerin beğenisini kazandı.' yazmakta oysa Andımız barış, ve sivil şiiridir ki zaten adındaki Fıransızca 'marş' sözcüğü de bunu belirtmektedir. Yani açık ki İstiklal marşı bir savaşı kazanmaya yönelik bir üretimdir oysa Andımız ise 'Bilime ve ahlaka' uygun bir eğitimin, ve öğrencinin oluşturulmasına, ve korunmasına yönelik bir üründür. Öteyandan 'İstiklal' sözcüğü Arabça sözcüktür, 'Marş' ise Fıransızca(Fransızca) bir sözcük yani bu durumda bu durum dil açısından da, dil bilimi açısından da 'ulusal/milli' bir duruma aykırılık oluşturmaktadır yani Kurtuluş savaşı'nın Fıransa'ya(Fransa'ya) karşı da yapıldığı düşünülürse, 'Düşmanın dili' ile 'Ulusal kurtuluş yapılmış' durumu oluşmaktadır. Yani açık ki 'İstiklal' sözcüğüne bakan, Kurtuluş savaşı'nı Arabların yaptığını, 'Marş' sözcüğününe bakan da Kurtuluş savaşı'nı Fıransızların yaptığını sanabilir durumu, peki bu durumda bu durum nasıl 'Ulusal and' ya da 'Türkiye andı' durumu olmakta? Açık ki askeri marş ile, çocuk marşını; ya da savaş marşı ile, çocuk marşını eşit, aynı saymak mantıksızlık ürünüdür ki mantıksızlık ile hiçbir ülke bilimde de, ahlakta da, dinde de doğru yola gitmez. Gerçek ki mantıklılık sayı, ve sözcük ile başlar yani sayısal aykırılık da, sözcüksel aykırılık da mantıklılık olmaz, mantık olmaz. Türkiye 'Bilim ve ahlak' yerine siyaset ile yönetilirse durum işte bu. Gerçek ki Türkiye'yi Atatürk yönetmekte olsa idi Türkiye Abd'yi bile sollar, dünyanın hem en önderi, hem de en doğru önderi ülkesi olurdu oysa siyasetin konusu, gündemi, amaçı(amacı) 'Bilim, ahlak, ve Türkçe ülkesi olmak' yerine 'Batılılaşalım mı', 'Arablaşalım mı?' sorusu; bu nedenle ki Türkiye, devlet kurumuları dahil 'Hijyen' gibi Batıca sözcükler, 'Kıyafet' gibi Arabça sözcükler ile dolmakta, doldurulmakta. Gerçek ki 'Bilime, ahlaka, ve Türkçeye' evet, 'Siyaset'e hayır. Açık ki 'Andımız' konusu ile siyasetin saçmalık, mantıksızlık dünyası olduğu bir kez daha ortaya çıkmış durumdadır. Yani, karşımızda, siyaset diye, ülke yönetmek diye, ülkeye önderlik diye, ülkeyi kurtarmak diye; 'İstiklal marşı' ile 'Andımız' arasındaki farkı bile anlamayan, ayırt edemeyen bir dünya var, üstelik de 200 üniversiteli ülkedeki üniversite mezunu insanlar. Doğru yola gitmek istiyorsanız doğru yol isteyin, hem yanlış yola gidilip hem de doğru yol olmaz ki insanın da, insanlığın da, Türkiye'nin de tek doğru yolu Atatürk'ün de, Muhammed'in de dediği gibi 'Bilim ve ahlak'tır. Gerçek ki kendi dilini bile doğru yaratamayan, kendi dilini bile yabancı sözcüklerle konuşan bir ülke mantıktan söz edemez. Necdet Gürçiftçi Hiçbir dini inançtan ve hiçbir siyasi partiden yana olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 21.3.21/08.42
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • asli-korkmz353
  • kalptenkelimeler
  • SürekliYazSürekliYaz
  • WhitePageSürekliYaz
  • Sürekli_Yaz
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir