Şiir Defteri / Sizin Köşeniz / 1 ELİF ŞAFAK=0 YATIRIM (DENEME)

Yazardan en yeniler

Yazımın başlığına bakıp da amacımın Elif Şafak'ı ya da yazarlığı ya da edebiyatı küçümsemek olduğunu sanırsanız oldukça değil tümden yani mutlak olarak yanılmış olursunuz. Bu yazımın amacı Elif Şafak'ı ya da yazarlığı ya da edebiyatı değil; herşeyi ekonomi ile, ticaret ile, mal ile, para ile, servet ile yani nefs ile ölçmeye ve zirveleştirmeye çalışma mantığına ve kültürüne bir küçümsemedir. Ben Elif Şafak'ı da Orhan Pamuk'u da kültürel yazarlar olarak değil biyolojik, genetik yazarlar olarak görürüm yani yazma, yazarlık özelliği emekle elde edilmiş özellikler, yetenekler değil bence onlarda; doğuştan gelen, biyolojik kökenli özellik, yetenek tıpkı doğuştan sıpora(spora) ya da müziğe yatkın olanlar gibi. Çünkü haldır haldır yazmalarına karşın ne felsefel anlamda doğru şeyler yazıyorlar ne de ne ülkelerinin yani toplumlarının ne de dünyanın yani insanlığın felsefel, kültürel, bilimsel, mantıksal, ruhsal olarak zerre katkıları var. Yani doğuştan yazma yetenekleri var ve yazıyorlar bence. Yoksa biri kalkıp Ermeni faşiziminden(faşizminden), etnikçiliğe övgü söylemler içinde olmak yerine; biri de kalkıp 21. yüzyıl gibi çağda Mevlana'yı yazmak yerine daha yeni, daha özel, daha özgün, daha icatsı, daha yaratıcı, daha bilimsel, daha mantıklı söylemler içinde olurlardı. Zaten okur çevrelerine de baktığımda da olağanın dışında bir durum görmüyorum. Yani bir yazar kitap yazdığında; onun kitapını(kitabını) okuyan insanlar sigarayı, içkiyi, fuhuşu, zinayı, bencilliği, sorumsuzluğu, bilimdışı inançları, nefsi, cehaleti, kendisi gibi düşünmeyenlere düşmanlığı falan bırakmalı bence yani okuyan insanlarda olumlu, iyi, doğru değişimler olmalı ve ülkenin dili, ruhu, özü, biçimi, varlığı birşeyler kazanmalı. Yoksa yazmanın anlamı yok, havadan su dövmenin anlamı yok. Elif Şafak 2013 yılında; satılan 314 bin tane kitabından 8.7 milyon Tl ciro yapmış ve 1.75 milyon Tl telif geliri elde etmiş. Bu miktar vergi kesildikten sonra mı, önce mi bilmiyorum ancak vergi öncesi gelir ise bunun yarısı falan vergiye gider. Yani gören duyan da bu ülkede kitap okunmuyor sanır, ciroya bakınca, telif gelirine bakınca ancak satılan kitap sayısına bakınca bu ülkede gerçekten kitap okunmadığı, kitap satılmadığı anlaşılır; 70-80 milyonluk bir ülkede 314 bin kitabının satılması nedirki(nedir ki)? Demek ki kitabın fiyatı çok; örneğin 'Ustam ve ben' adlı romanı 29 Tl. Korsan kitapçılığın yasaklanmasından kimlerin kazançlı olduğu belli; yazar, yayınevi ve devlet. Peki Elif Şafak 1.75 milyon Tl kazanmayıp 750.000 Tl kazanıverseydi ne olurdu? Ya da ayda 10.000 Tl'den yani bir milletvekili gibi, yılda 120.000 Tl kazanıverseydi, ne olurdu? Ayda 10.000 Tl az para mı yahu? Şaka gibi, rüya gibi değil mi? 314 bin kişi kitap alacağına belki 1 milyon kişi kitap alırdı. Elif Şafak villada oturacağına gecekonduda oturuversin, ne olur yani? Hayatının sanıyorum yirmi yılını falan yerin altındaki bir odada geçirmiş olan Mevlana gibi bir insanın hayatını yazacak insan bence villada oturup onu yazmamalı ya da onu yazıp bir villada oturmamalı. Neyse bunu geçelim. 8.7 milyon Tl ciro; bununla ne yatırımlar yapılır, ne fabrikalar açılır, ne işsizlere iş verilir, değil mi? 1.75 milyon Tl gelir; bununla da ne yatırımlar yapılır, ne fabrikalar açılır, ne işsizlere iş verilir, değil mi? Yani havada kalan, büyük olasılıkla yalnızca Elif Şafak'ın tüketimine gidecek bir para. Yani Elif Şafak için harcanılan kitap harcamalarından da Elif Şafak'ın bu iri gelirinden de ne bir işsiz yararlanacak ne iki işsiz. Havanda su dövmek gibi birşey yani. Elif Şafak yazar olmasaydı da; bu konu ile ilgili işçiler çalışıyor olacaklardı yine. Yani Elif Şafak kitap yazıyor diye yeni bir matbaa açılmadı, yeni bir matbaa makinası üretilmedi. Onlar zaten vardılar. İşte; maneviyat denilen ruhsal, kültürel, soyut şeylerin farkı ve gücü de burada. Yani bu tür şeyler maddi alanda değil ruhsal, kültürel, düşünsel, mantıksal, inançsal alanlarda yani beyinde etki yaratıyorlar, bırakıyorlar, üretiyorlar. Yani ciro üzerinden Elif Şafak'ın beyine etkisi asgari ücretli ortalama 10 bin işçinin gücünde. Telif hakkı olarak ise 2 bin asgari ücretlinin gücünde ortalama olarak. Yani işte bu; edebiyatın, sanatın, kültürün, ruhun, beyinin, soyut birşeyin herhangi bir gücü. Yani herşey mal, para, ekonomi, yatırım, mide demek değil; yani ruh da hayal de kültür de düşünce de para ediyor ve ülkeleri, toplumları yönetecek büyük bir güce, öneme ve zorunluluğa sahip. Yani Elif Şafak yazar olmak yerine bir sanayici olsaydı; fabrikalar açacak, yatırımlar yapacak ve işsizlere iş verecekti ancak ülke, toplum bir beyinin, bir ruhun 10.000-2.000 asgari ücretli işçi gücündeki bir güçten yoksun kalacaktı. Yani maneviyat denilen şey; sıfır maddi yatırımla en büyük etkiyi, en büyük gücü yaratma özelliği, yeteneği ve sanatıdır. Yazarlar olmasaydı ne olurdu? Köstebekleri düşünün; karınları tok ancak gözleri kör ya da Taş çağı'nı(devri'ni) düşünün; karınları tok ancak kitap okumayan insanlar. Necdet Gürçiftçi İnternetde yayınlandığı zaman: 7.5.14/11.16

1 ELİF ŞAFAK=0 YATIRIM (DENEME)

Yazardan en yeniler

En Çok Okunanlar

Yeni Üyeler