Şiir Defteri

BÖYLE SÖYLEDİ TÜRK BİLGESİ- 226

Yazan: Birturkbilgesi
05.08.2019 / 00:13
1030 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Sıpor(Spor) yaptığınızda barbarlaşıyorsanız, vahşileşiyorsanız Gövde gösterisi yapıyorsanız, kaslarınızı gösteren giyimler giyiyorsanız Kamusal alanlarda sıpor yapıyorsanız, başkalarının yanında sıpor yapıyorsanız Sıporu gizli ve saklı yapmıyorsanız Sıpora düzenli olarak aralar vermiyorsanız Sıporsal beden biçiminiz sizin için çok önemli olmuş ise Sıporla hava atıyorsanız, sıporla mutlu oluyorsanız, hemen kendinizi sokağa atıyorsanız Güç ya da beden yeteneği gösteri yapıyorsanız Sıporun kölesi olmuş iseniz Sıpor yapmayınca kendinizi hasta ve özgüvensiz, yapınca mutlu ve özgüvenli hissediyorsanız Medeni, sakin, ahlaklı ve mantıklı olmuyorsanız Siz sıporu değil, sıpor sizi yapıyor demektir, İnsan, yaşadıkça hayatı uzamaz, kısalır ancak akılı ve ruhu uzar Futbol sıtadlarından(stadlarından) savaşa Pılajlardan pornoya yalnızca Modadan deliliğe yalnızca bir adım vardır Gerçek ki insanlığa verilenler özgürlük değil serbestliklerdir Çünkü yanlışlar ve kötülükler asla özgürlük üzerine kurulamazlar Bir ülke özgürlüğü yani felsefeye, bilime ve Din hadisileri'ne aykırı ise İnsanlara, topluma verdikleri özgürlük değil serbestliktir Ve deliler serbest olabilirler ancak asla özgür olamazlar Demek ki felsefe, bilim, ve Din hadisileri üzerine kurulu olmayan devletlerin verdikleri Özgürlük değil, yalnızca deliliktir Öyle ise ünlülerin hallerine bakın Alime, alimeye mi benziyorlar, Mutsuzluk mutluluktan üstündür çünkü en azından ciddi olmayı öğretir Uyumak gezmekten üstündür çünkü en azından dünyaya kapılmaktan Bedenin kütlesine ve gücüne köle olmaktan, ve kötülüklerden uzaklaştırır Ancak alimin uykusu da alim olmayanın uykusundan üstündür Çünkü alim uykusunda bile insanlık için, insanca bir dünya için didinmektedir Siz bilgeyle nasıl konuşulacağını bilmezseniz Bilge sizinle nasıl konuşulacağını bilir Dinsizin hakkından imansız, zalimin hakkından daha zalim değil Ancak felsefe, bilim, ve dini tanımlayan Din hadisileri gelir Yıldız gökde olsun da neresinde olursa olsun Balık suda olsun da neresinde olursa olsun Yaprak ağaçda olsun da neresinde olursa olsun Felsefenin, bilimin, Din hadisileri'nin içinde olun da neresinde olursanız olun, Hayatı(Yaşamı) ya da dünyayı ya da bedenini ya da başkalarını sevdiğin an yitirdiğin andır Çünkü mantıksızlığın başladığı andır Çünkü dünya içi lav, kor, ateş İnsan ise içi bağırsak, bok, pis, iğrenç, tiksinç şeyler dolu varlıktır Yanlış ya da çirkin ya da kötü ya da iğrenç şeyleri sevmenin nesi mantık Aldandıktan, aldatıldıktan, yanıldıktan, yanıltıldıktan sonra mantıklı olduğunuzu Düşünmeyeceksiniz sanırım Gerçek ki dünyada tek sevilecek mantıklı şey, en doğru şey Sevilmesi tek mantıklı şey Yalnızca felsefe, bilim, ve dini tanımlayan Din hadisileri'dir, Tarih için önemli olan şey vatanlar değil halkların var olmasıdır Tarih için önemli olan şey milletlerin değil insanların yaşamasıdır İnsanlık için de felsefe, bilim ve dini tanımlayan Din hadisleri önemli olmalıdır Yoksa dünya insanlığı hayvanlar ile aynı sınıfa koyar, Nasıl da korumakta hayat İçleri bağırsak, bok, pis, iğrenç, tiksinç bedenleri Ve ölüm almakta gelmeye beden emanet ettiği pisliği, iğrençliği, tiksinçliği Görünüşe aldanmamalı Dünya içi ateş Beden içi bağırsak, bok İşte bu koşullarda, insanlık olursa kardeş Hayat korurken pisliği, ölüm almaya gelir pisliğini Hayat korurken pisliği, ölüm almaya gelir pisliğini Ve yaşamak diye, var olmak diye insan vermek istemez pisliğini, Birgün hiçkimsenin malı, mülkü kimseye kalmayacak Oturmakta olduğunuz evlerinizdeki eşyalar siz öldüğünüzde ya eskiciye verilecekler Ya çöpe atılacaklar birgün Ve albümlerdeki fotoğraflar çöpe atılacak birgün Çünkü yeni nesiller sizin için anlamlı olan o fotoğraflara baktıklarında O fotoğraflardaki hiçkimseyi tanımayacaklar Ve değer verdiğiniz o fotoğrafları değersiz birer kağıt parçası gibi 'Bunlar kim, bilmediğimiz insanlar' deyip çöpe atacaklar, Aşkı var eden şey de, tutku yapan şey de aşkın kamusal olmamasıdır Örnek ki hiçkimse devlet başkanının sarayına gözdikemez çünkü kamusal maldır Yani 'Ben almazsam başkası alacak' düşüncesine dönüşmüş duygudur Ancak 'Ben almasam başkası alır' değil İnsan kendine zor, başkalarına kolayca umut verebiliyor Belki başkalarını zora koşmanın mutluluğudur bu, belki de yalanın kamusalının, Ölüm de, aşk ayrılığı da, karşılıksız aşk da sanıldığı gibi kötü şeyler değil Ölüm içi bağırsak, bok, pis, iğrenç, tiksinç şeylerle dolu birbedenle(bir bedenle) Yaşamaktan kurtarır Ayrılık ta(da), karşılıksız aşk da onursuz birinsanla(bir insanla) Yaşamaktan kurtarıyor olabilir, Bayanlardaki ruhsal sorunları anlayışla karşılamak gerekir Çünkü bu durum dişi farkında olmasa da Cinsel ilişkide utanç verici durumundan gelebilir Tıpkı eşcinselliğin de akıl-ruh sağlıksızlığı yaratması gibi, Dünyadaki bazı hayvan türleri azalıyor ya da yok oluyor diye üzülüyorlar Ancak dünyada ahlakın azalmasına, ahlakın yok olmasına üzülmek daha önemli, Çocuğunu yıkarken ağlatan anne Üniversite mezunu olsa da cehalet, mantıksızlık, takıntı, saplantı, nefs içinde İlkel, barbar, vahşi biridir, Dostunu da düşmanını da dinle Çünkü doğrular varsa al, yanlışları varsa açıkla Hayata da, ölüme de bak çünkü ikisinin de insana öğretecekleri vardır Zenginliğe de, yoksulluğa da bak çünkü ikisinin de anlatacakları vardır Varlığa da, yokluğa da, hepliğe de, hiçliğe de bak Çünkü tümünün de anlatacakları, öğretecekleri vardır, Nefs yok eder Sodom'u da, Gomora'yı da yok eden şey cehalet değil nefstir gerçekte İnsanlardan kalıcı, sonsuz, gerçek aşk isterseniz İskeletlerine bakın, iskeletlerine takılın Hayata aldanma, aldanırsın; dünyaya aldanma, aldanırsın Hayatı doğru sanma, aldanırsın; dünyayı doğru sanma; aldanırsın İçi lav, kor, ateş dolu birdünyanın(bir dünyanın) nesi doğru İçi bağırsak, bok, pis, iğrenç, tiksinç şeyler dolu hayatın nesi doğru, Üniversite mezunularının, öğretmenlerin, akademisyenlerin, bilimcilerin Ahlaklı olmadığı birülkede(bir ülkede) halkın cehaleti değil Üniversite mezunuları, öğretmenler, akademisyenler, bilimciler gülün dikenidir Göğe varan gökdelenleriniz var ancak mantık ve ahlak yerlerde sürünüyor Siyasi iktidar ve özel sektör bu durumu başarı diye sunuyor Ancak mantık, bilim, din ve tarih kahkahalarla gülüyor Nefret baltalarınızın sevgi ağaçını(ağacını) kesmesine izin vermeyin Tarihin fahişeliği sonsuza kadar sürmez Ölüm hayatı, ayrılık sevgiyi sevdire sevdire gelir Aşk bazıan(bazan, bazen) yanlışlardan, kötülüklerden çıkamamanın Ya da çıkmak istememenin ya sonuçu(sonucu) ya bedeli olur Sevgi de, aşk da bazıan yardım etmek, bazıan yardım istemektir, Hem cehalet ya da nefs içinde hem öğrenmeye kapalı hem de barbar birkadın(bir kadın) Alimi ya daha da alim yapar, ya da katil bile yapabilir Daha alim yapar çünkü alim sabır gösterdikçe daha da alimleşir Sabır göstermezse de ya boşanır ya da katil bile olabilir Cehalet ve nefs içinde isen saldırgan ya da kibirli değil, hiçdeğilse sakin Ve öğrenmeye açık ol Açık ki insanlığın iyi insanlara değil felsefeye, bilime ve Din hadisileri'ne gereksinimi var Ruhun da, görünüşün de sıporcu gibi, siyasetçi gibi, kapitalist gibi, sanatçı gibi Ağa gibi, bey gibi, manken gibi ya da modacı gibi değil Düşünür, alim, alime, bilge, bilimci gibi olsun, Aşkı önemseme çünkü aşkı önleyen şey ya yoksulluk, işsizlik, parasızlık gibi şeylerdir Ya çirkinlik gibi birşey İşlerini aşk ile yapma, hayata aşk ile sarılma İşlerini felsefe, bilim, Din hadisileri ile yap Ve hayata felsefe, bilim, Din hadisileri ile sarıl Savaşılmazsa küçücük sivrisinekler bile yenilemez, Algı operasyonu denilen şey iki türlüdür, örnek ki: 1- Siyaha beyaz, beyaza siyah dedirtmek 2- Bunu sürekli sağlayacak koşulları, durumları, ortamı, ve insan, toplum Dünya türünü yaratmak, Siyaset işte bu nedenle daha da tehlikeli duruma geldi, Yani akıl-ruh sağlığını yalnızca ahlaksızlığa, modaya ve siyasete karşı da korumak gerekli, Dünyayı seviyorsan ya da dünyayı sevdiğin an Dünyanın içi lav, kor, ateş dolu birkütle(bir kütle) Olduğunu bilmiyorsun ya da unutmuşsun demektir Kendini ya da bedenini seviyorsan ya da kendini ya da bedenini sevdiğin Kendinin ya da bedeninin içi bağırsak, bok, pis, iğrenç, tiksinç şeyler dolu birkütle olduğunu Ya bilmiyorsun ya unutmuşsun demektir Hayatı seviyorsan ya da hayatı sevdiğin an Hayatın içi lav, kor, ateş dolu birdünya üzerinde İçi bağırsak, bok, pis, iğrenç, tiksinç şeyler dolu birbedenle var olmak olduğunu Ya bilmiyorsun ya unutmuşsun demektir Kurtarmak için önce doğru olanı bilmek ya da anlamak gerekir Yoksa kurtulan yanlış ya da kötü olur, Ben sanatçının da, şairin de, yazarın da önce kişiliğine bakarım Kişiliği felsefeye, bilime, Dn hadisileri'ne aykırı ise yerindibinebatsın, Gerçek, doğru demokrasi ya da gerçek, doğru devlet yönetimi Akıldışılığa, ahlakdışılığa, adiliğe, onursuzluğa, kişiliksizliğe, yozluğa İyi davranma yemi ve yönetimi değil Felsefeye, bilime ve Din hadisileri'ne iyi davranma yöntemi ve yönetimidir İnsan ailesini seçemez ancak kendini seçebilir Bu konuda tek doğru seçim ise felsefe, bilim, ve Din hadisileri iledir, Sokaklara, caddelere, meydanlara, evinizin dışına bakmayın Evinizin dışındaki dünya evinizden daha küçük, daha yanlış ve daha kötü birdünyadır Eviniz felsefe, bilim, Din hadisileri üzerine kurulu ise Dünyadan bile büyük dünyadır, Felsefeye, bilime, Din hadisileri'ne göre gereksiz şeyler yapmazsan Gereksiz şeyler yapmamış olursun Felsefeye, bilime, Din hadisileri'ne göre yanlış şeyler yapmazsan Yanlış şeyler yapmamış olursun Felsefeye, bilime, Din hadisileri'ne göre kötü şeyler yapmazsan Kötü şeyler yapmamış olursun Felsefeye, bilime ve Din hadisileri'ne göre yaşarsan doğru ve iyi insan olursun Önce sevgiyi, aşkı, mutluluğu değil gerçekleri ve doğruları ara Gerçekler ve doğrular da yalnızca felsefede, bilimde ve Din hadisileri'ndedir Ölüm gerçekte hayatın değil, bedendeki ölümün son bulmasıdır Çünkü beden her yıl yeni birbeden(bir beden) olacak biçimde sürekli ölüm içindedir, Ne kadar da basitleşti, anlamsızlaştı, ilkelleşti, yozlaştı Sevgi ve aşk sözcükleri, ve 'Seni seviyorum' ile 'Aşkım' sözü Hayvanları bile içermekte sevgi Ve ahlaksızları, onursuzları, kişiliksizleri, sapkınları, zalimleri bile içermekte aşk İnsanlar ve insanlık sevgiden, aşktan bile üstün şeyler bulmalı artık Felsefe, bilim, ve Din hadisileri gibi, Doğru yolda iseniz doğru yolda olmayan insanların size gülümsemelerine İyi davranmalarına aldanmayın Onlar ne sizin beyininizdeki doğruları bilirler Ne de beyinlerinde doğrular vardır Ne de sizin beyininizdeki doğruları ilgileri, saygıları vardır Kimisi işi gereği gülümser, kimisi alışkanlıktan, Asla hayran olunmakla mutlu olmayı isteme Çünkü hayran olunmakla mutlu olmak başkalarına bağımlılık Ve başkalarına bağımlılıkla mutlu olmak Yani başkalarına ruhsal kölelik demektir İnsanın, yalnızca bildiği ya da alıştığı şeylerle uğraşması beyini geriletir, köreltir Beyin yeni şeyler öğrendikçe gelişir, ilerler, güçlenir Kitap okumak yani başkalarının yaptıklarına ilgi göstermek Bu nedenle beyin için çok gereklidir ve çok yararlıdır Kitap okumayıp yalnızca kitap yazmakla uğraşmak bile beyini geriletir, köreltir Çünkü kitap yazmak insanın kendi bildiklerini yazmasıdır Kendi bildiklerini yazmak beyini zorlamaz, geliştirmez, zorluklarla karşılaştırmaz Oysa beyin zorluklarla karşılaştıkça ve zorlukları anlayıp yendikçe gelişir, ilerler İnsan hayat boyu kitap yazsa da hayat boyu kendi kendisiyle konuşmuş insandan farksız olur Beyini en iyi zorlayan, en iyi geliştiren, en iyi ilerleten, en iyi yükselten şey Kitap okumaktır çünkü kitap okumak yalnızca kitap okumak değil Anlamaya çalışmaktır da oysa kitap yazmak insanın kendi bildiklerini yazmasıdır Yani kitap yazmak anlamaya çalışmak değildir Bu nedenle ki kitap yazmak bile kitap okumanın yerini tutmaz, Sokaklar kitlesel cehaletin ve nefsin dünyaya fışkırdığı Dünyaya döküldüğü alanlardır Hele ki toplum büyük cehalet ve büyük nefs içinde ise bu durum daha da tehlikeli olur Sokaklar düşünmek üzerine değil görmek yani göz üzerine kuruludur Sokak bağımlılığı ya da sürekliliği beyini göze bağımlı yapar Oysa beyin düşünmeye bağlı, dayalı olmalıdır Beyin için beden ne ise sokaklar da hem beyin hem beden için öyledir Beden nasıl ki beyini yanlışa çekmeye çalışır, sokaklar da hem beyini Hem bedeni yanlışa çekmeye çalışır Toplumları örnek ki eğlence, festival, bayram gibi şeylerle sürekli sokağa çıkarmak Toplumları yok etmek ya da köle etmek için yeterlidir Bedenle mutlu olmak beyini bedene, sokaklarla yani evin dışı ile mutlu olmak da Bedeni ve dolayısı ile beyini, dolayısı ile kişiliği sokaklara Yani toplumsal cehalete ve toplumsal nefse köle etmektir Cehalet ve nefs içindeki toplumlarda evlerin dışları yani sokak dünyası Ruhsal, manevi, soyut bataklık gibidir Sokaklar teşhirciliğe ve fetişçiliğe yani sanıya, yanılsamaya hizmet ederler Çünkü sokaklar görmek ve görülmek, bakmak ve bakılmak Beden ve kas üzerine, maddiyat, somutluk, nicelik, kütle üzerine kuruludur Ruh, düşünmek, beyin, soyutluk üzerine değil Ve kapitalizımda(kapitalizımda) evlerin dışındaki dünya Evlerin dışındaki hayat da, ülkeler de kapitalizıma yani cehalete ve nefse göre düzenlidir Yani insan için en doğru, en iyi, en güzel hayat evinde felsefe, bilim Ve Din hadisileri içinde, cehaletten ve nefsten uzaklık içinde yaşamaktır İnsan için en doğru, en iyi hayat, akıl-ruh sağlığı için en doğru hayat İnsanın felsefe, bilim, Din hadisileri ve kitaplar üzerine kurulu kendi evidir Televizyon da zaten özelde kapitaliızımın, genelde ise cehaletin ve nefsin pisliğini Evlere döktüğü için aptalkutusuna(aptal kutusuna) dönüşür Yani televizyon aptalkutusu ise bilin ki sokaklar daha kötü, daha yanlış Daha zararlı durumdadır çünkü televizyon toplumun özetidir de Gerçek ki gereksiz yere, zorunlu olmadan sokaklarda dolaşmaktansa Evde uyumak daha doğrudur, daha iyidir, daha yararlıdır Ya da daha az yanlıştır, daha az kötüdür, daha az zararlıdır Kapitalizımda ya da cehalet ve nefs düzenlerinde sokaklar barbarlığa Ve ilkelleşmeye götürür yani hem dünyanın en büyük cehaleti olan Hem de her kötülüğün hem nedeni hem amaçı olan nefse götürür Gerçek ki medenilik sokaklarda değil felsefe, bilim, Din hadisileri üzerine kurulu evlerdedir Sokakları dostunuz değil düşmanınız belleyin Ve kendinize felsefe, bilim, Din hadisileri ve kitaplar üzerine birev(bir ev) kurun Diktatörlükler toplumları gerçekte sokaklar ile yönetirler Sokaklarda mutlu olmak zafer değil yenilgidir Evde mutlu olmamak zafer değil yenilgidir Akıllı insan zengin değil; alim, alime olur Kendilerine bilimsellik ve nefssizlik kazandırmamış önderlerin ülkeleri Toplumlarına da insanlığın zirvesi açısından birşey kazandırmaz Ülkelerin, toplumların ve insanlığın temel sorunlarından biridir Siyasetin ve hükümdarlığın alim, alime, bilge kitleye ya da topluma gereksinimi olmaz Ya ahlaksız ya deli ya barbar bir kitleye ya da topluma gereksinimi olur Eğer demokrasi ahlaksızlığa ya da deliliğe ya da barbarlığa izin veriyorsa O demokrasi doğru, gerçek demokrasi değildir Eğer ekonomi ahlaksızlığa ya da deliliğe ya da barbarlığa izin veriyorsa O ekonomi doğru, gerçek ekonomi değildir Eğer sanat ahlaksızlığa ya da deliliğe ya da barbarlığa izin veriyorsa O sanat doğru, gerçek sanat değildir, Sıçacağınız ve işeyeceğiniz şeylerden nasıl da zevk aldırıyor size dünya Ve sizi öldürecek hayattan İlah olmak üstünlükse, hiçbir ilah böyle bir insanı ve böyle bir dünyayı yaratacak kadar Düşkün, zavallı, çaresiz olamaz Demek ki evrimciler doğru söylüyor, yok hiçbiryerde tek bir ilah bile Zaten ilahlar ya da ilah var olsaydı Hangi ilah biryandan canlarını alırdı masum bebeklerin Biryandan boklarda sinekleri, lağımlarda fareleri Ya da hayvanları bile mutlu mutlu yaşatırken Yaşamak, yemek, içmek, işemek, sıçmak Sıçılacak ve işenilecek şeylerden Ve hayattan zevk almak hayvanların bile yaptığı şey değil mi zaten Gökyüzünden kahkaha ya da ağlama sesileri(sesleri) gelmedi hiçbir zaman İnsanlar soytarılıklar yaparlarken ya da bebekler ölürken bile Belli ki insanlar ilahların varlıkları olasılıklarından değil Kendilerinin yok olacakları kesinliğinden korkmakta Bedenlerinizi siz bile terk ederken kuşkusuz ki arkanızda kalanlar da terk edecektir İnsanlardaki özgüven çokluğu gerçekten de ilginç Sanki içi lav, kor, ateş dolu bir dünya üzerinde İçi bağırsak, bok, pis, iğrenç, tiksinç şeylerle değil de İçi altın bir dünya üzerinde içi altın dolu bedenlerle yaşıyorlar, Sıpor yapan insanların en büyük yanlışlarından biri de sokağa çıkıp Kaslarını, bedenlerini, güçlerini, sıpor yaptıklarını teşhir etmeleridir Böylece iki yanlışın birden etkisi altında kalırlar Çünkü sıpor yapmak zaten beyin ve ruh için yanlıştır, kötüdür, zararlıdır Moda da teşhirdir, pılajlar da Yani böyle bir toplum en az üç yanlışın ve en az üç teşhirin etkisi Ve egemenliği altında kalır ki böyle bir toplumla doğru bir ülke de Doğru bir toplum da, doğru bir eğitim de, doğru bir demokrasi de Doğru bir hukuk da, doğru bir özgürlük de kurulamaz Sıpor, moda, çıplaklık, heyecan bağımlılığı, haz bağımlılığı Akılı, mantığı, tutarlılığı etkisizleştirici mutluluk ve Heyecan verici hormonların salgılanmasına neden olur Akılı kaydırır ve akıl artık dünyaya, olaylara, konulara doğru açıdan Beyinsel açıdan, ruhsal açıdan bakamaz olur, herşeye bedensel açıdan Anlık, günlük ve hazlık bakar olur Bedenle, hormonlarla, nicelikle mutlu olmak, akılla mutlu olmamak demektir Gerçek ki nefs yaratan herşey yanlış, kötü, zararlı yaratan şeydir Barbarlık, vahşet, terör de zaten beden bağımlılığı yani heyecan bağımlılığı Yani nefs bağımlılığıdır Yani devletlerin toplumları uyutmak için kullandıkları heyecan verici Heyecan bağımlılığı yaratan şeyler Gerçekte biryandan da silah bağımlılığına, suç bağımlılığına, terör bağımlılığına İstek, eğilim ve beyinsel-ruhsal olanak yaratmaktadır Yani gerçekte sıpor, moda, pılaj, bilgisayar oyunu gibi şeyler Zinadan, fuhuşa; pısikopatlıktan, teröre kadar yanlış şeylerde birleşmek eğilimindedirler Gerçek ki savaşçı dikkati, çevikliği, gücü, becerikliliği içinde olmaktansa Düşünür, alim, alime, bilge, yazar, şair, ressam hımbıllığı içinde olmak iyi, doğru Üstün ve yeğdir, hem kişiler için hem insanlık için hem devletler için Dikkat ederseniz siyasetçiler zinayı, fuhuşu, çıplaklığı suç olmaktan çıkarmak Ve sıporu, modayı, çıplak turizımı desteklemek, yaymak, çoğaltmak eğilimi içindeler Çünkü böyle bir toplum düşünürlükten, alimlikten, alimelikten Bilgelikten uzaklaşır ve hem siyaset için hem de özel sektör için Daha kolay kullanılabilir, daha kolay yönetilebilir 'Neversenyer/Ne versen yer' toplum türüne gelir Yanına bir de bilimdışı, bilime aykırı bir dini inançı da eklediler mi tamam Artık sonsuza kadar başta kalırlar Demek ki sokağa çıkmamak, evinde yaşamayı seven insan türü ve toplum türü olmak İnsanları ve toplumları daha en baştan korumaya başlar Bilgisayarlardaki virüs karşıtı yazılımlar gibi Yani kendini sokağa değil evine yaz Kendini sıpora, modaya, pılajlara, bedene, heyecana değil Felsefeye, bilime, Din hadisileri'ne yaz Yani insan sokağa çıktığı anda yitirmeye de başlar Sokak bağımlısı olduğu anda yitirmiş de demektir Sırtını sokağa, yüzünü evine dön Sırtını bedene, heyecana, bağımlılıklara Yüzünü beyine, ruha, felsefeye, bilime, Din hadisileri'ne, kitaplara dön Dünya içi lav, kor, ateş; beden içi bağırsak, bok, pis, iğrenç, tiksinç şeylerdir Yani her iki açıdan da kazanacağın ahımşahım birşey olmaz Ahlaksızların zengin ya da ünlü olduğu bir ülkede mantık ve ahlak egemen değil demektir Bir çiçekle bahar olmaz da bir arı ile bir petek bal olur Toplum felsefe, bilim, Din hadisileri içinde değilse topluma benzeme, Açıksaçık ya da daracık yani cinsel sunumlu yani cinsel tahrikli giyinen Yani ahlakı hiçe sayan bayanlar konunun dışında olmak üzere Herşeyin suçunu bayanlara yıkmayın, her kötülüğün nedeni olarak bayanları göstermeyin Bir bay bayanın elinden ya da ayak bileğinden ya da tırnağından Ya da saçından ya da kirpiğinden ya da kaşından ya da gözlerinden ya da kokusundan Ya da sesinden bile tahrik oluyorsa ne yapsın bayanlar Yani bir bay eşekten, inekten, dişi sinekten bile tahrik oluyorlarsa ne yapsın bayanlar Demir paslanmaz su paslandıramaz, altın paslanmaz, altını su paslandıramaz Baylar biraz da kendilerini eleştirmeliler, kendilerini suçlamalılar, Göğün mavisi bakın ne kadar da ortalıkta, buna karşın çalabilir misiniz göğün mavisini Güneşin ışığı bakın ne kadar ortalıkta, buna karşın çalabilir misiniz güneşin ışığını Sesin sesi bakın ne kadar ortalıkta, buna karşın çalabilir misiniz sesin sesini Suyun ıslaklığı bakın ne kadar ortalıkta, buna karşın çalabilir misiniz suyun ıslaklığını Yerçekimi bakın ne kadar ortalıkta, buna karşın çalabilir misiniz yerçekimini Öyle ise içi lav, kor, ateş bu dünyada İçi bağırsak, bok, pis, iğrenç, tiksinç şeyler dolu sizlerin paylaşamadığı şey nedir Dünya yok olsa hanginizin devleti kalır Dünya yok olsa hanginizin milleti kalır Dünya yok olsa hanginizin dili kalır Dünya yok olsa hanginizin dini inançı kalır Gerçek ki felsefe, bilim, ve Din hadisileri ile baktığınızda size görünenden farklı Üstün, anlamlı, değerli bir başka dünya göreceksiniz Size demokrasi diye yutturdukları şey demokrasi değil Çünkü oy vermezseniz demokrasi sayılmaz, siyasi partiler olmasa demokrasi olmaz Oysa gerçek demokrasi ne siyasi partidir ne oy vermektir Gerçek demokrasi felsefe, bilim, ve Din hadisileri'dir Yani siyasi partiler olmasa da, oy vermeseniz de hep var ve hep en doğru olacak olan Bakın bakalım güneşi siyasi partiler mi doğurtuyor Güneşi sizin oylarınız mı getiriyor Açık ki bu cehalet ve nefs içinde paylaştığınız tek şey cehalet ve nefstir. Necdet Gürçiftçi Bağımsız, özgür, bilimsel, tarafsız; hiçbir dini inançtan ve hiçkimseden yana olmayan dinli ve bilge İnternette yayınlandığı zaman: 4.8.19/16.45
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • Samimi
  • siirsairii
  • AgahEfendi
  • sidarsevimli
  • meşale
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir