Şiir Defteri

BÖYLE SÖYLEDİ TÜRK BİLGESİ- 109

Yazan: Birturkbilgesi
14.10.2022 / 10:45
307 kez görüntülendi
0 yorum yapıldı
Git gönül bağına Ya bağ olursun ya dağ Aşka saygı biryere kadar Asıl saygı bilgeliğe Savaş çözümlerin bittiği yerde değil Dostlukların bittiği yerde başlar Akıllı millet, akıllı halk denilmez Oy veren cahile, nefse, zalime Cahil millet, cahil halk millet seçmişsen seni Ya cahilsin, ya nefs ya zalim Deniz karaya dostlukla, balıklara ihanetle övünmez Asıl aydınlık olan şey nicel aydınlık değil nitel aydınlıktır Somut aydınlık değil soyut aydınlıktır Nesnel aydınlık değil öznel aydınlıktır Git gönül bağına Ya üzüm olursun ya bağı süren öküz, Yalnızca suçsuzdan yana olan hukuk, adalet Doğru hukuk, doğru adalet değildir Çünkü bir ülkede asıl, birinci suçlu İnsanlarının doğru, iyi yetişmelerini sağlayamayan İnsanlarının doğru, iyi, bilimsel, insanca insan olmalarını sağlamayan İnsanlarının sorunlarını çözmeyen devlettir Yani suçluya düşman olmak asıl suçlu olan devleti görmemektir, aklamaktır Ki bu da doğru hukuk, doğru adalet değildir, Hukukun Şiddet acı verir diye Baskıları, karşı tutumları, davranışları, sözleri ruhsal acılara neden oluyorlar diye Pısikolojik(Psikolojik) şiddet saymak bilimselliğe aykırıdır Yani acı biber de acı veriyor diye acı biberi de şiddet saymak gerekir o zaman Ve doğru, iyi şeyler de Yani doğru, iyi sözler yani doğru, iyi öğütler Ve doğru, iyi eleştiriler de yanlış, kötü yolda olan insanlara Ve yanlış, kötü insanlara acı verebilir, Siyasetçilere, siyasi partilere seve seve oy veren bir halka, topluma, millete Akıllı denilemez Çünkü siyaset cehalet ve nefstir Yani siyasetçilere, siyasi partilere oy vermek cehalete ve nefse oy vermektir Cehalet ve nefs bir araya gelince de hileyi, yalanı dolanı oluşturur, Bedensel hastalıklar insanların beyinlerinin, ruhlarının Beden ve dünya esirliğinden, şartlanmışlığından Kurtulmaları için önemli, değerli olanaklardır(fırsatlardır) Böylece insanlar mutlak beden ile mutlak beyin, ruh farkını yaşayabilirler Aralarındaki farkı anlayabilirler, öğrenebilirler Ve beden, dünya işleri yerine felsefeye, bilime, kitap okumaya Soyut ve genel düşünme özelliği kazanmaya yönelebilirler Açık ki gerçekleri, doğruları öğrenmek için dünyada olanak çoktur, Salatalığın kabuğunu soymak onun hıyar olduğu gerçekliğini değiştirmez Ancak onu soyanın hıyara gereksinimi olduğunu Hıyarın hıyarlığından zevk aldığını gösterir Hem kötüleri kötüleyip hem de kötülerden haz almak ne acı, Doğru devlet adalet üzerine değil felsefe üzerine kurulur Çünkü felsefeyi aramayan kimse doğruyu, doğruyu aramayan da adaleti aramıyor demektir Düşmanları korkutmak değil doğru insan olmak gerekir Çünkü yanlış insan isen insanların senden korkmaları doğrudur, Güzel hayat için güzel insan biriktirmek doğru değildir Güzel hayat için önce doğruyu aramak gerekir Bu da ancak felsefe, bilim ve bilimsel ahlak ile olur Güzel insanları olsa da insan biriktirmek İnsanlara bağımlılıktır, zaaftır, eksikliktir, güçsüzlüktür, cehalettir, bencilliktir Nefstir, Aynı nehirde iki kez yıkanılmaz Ancak aynı bedenle en az iki kez yıkanılabilir Nehir mi önemli insan mı, Ağızında bal olan arının kuyruğunda iğnesi vardır Ancak içinde bal olan kavanozun iğnesi yoktur Medeniyet medenilik yaratırsa işini tamamlamış olur, Az anlamak ters anlamaktan herzaman iyi değildir Çünkü gerçekler ve doğrular farklılık, ölçülme, sınanma, çatışma ister, Körlerin ülkesinde tek gözlü insan kıral(kral) olmaz herzaman Çünkü iki gözü de olan aptallarla dolu dünya Beyini, ruhu kör olanın gözleri açık olsa ne olur, İnsanlar başaklara benzemezler çünkü başaklar içleri boş iken dolu İçleri dolu iken başları eğikken İnsanın boşunun da dolusunun da kafası hem hem dik hem eğik olabilir Kölelerin de başları efendilerinin önlerinde eğiktir Başın dik olması da eğik olması da alimliğe aykırı değildir Yalnızca okuyan baş değil Para sayan baş da eğilir Eğik baş doluluğun ölçütü olsaydı Berber koltukları alimlerle dolardı Her dik kafa boş olsaydı Dünyada kahramanlar olmazdı, 'Ne mutlu Türküm' demek mi daha büyüklüktür Yoksa 'Ne mutlu bilgeyim' demek mi Demek ki 'Ne mutlu Türküm diyene' bedeni, ırkı, biyolojiyi, kütleyi değil Beyini, ruhu, bilgeliği içermektedir Çünkü ahlaka aykırı, insanlığa aykırı yerlerde de Türkler var Atatürk'ü anlamak aynaya bakıp aynayı anlamak kadar kolay değildir, Gerçek ki tarih düşüncelerin yani sözlerin savaşıdır Ancak sözleri belirleyen, seçen de yalnızca irade değildir Diktatörlükler muhalif sözleri yasaklarlar çünkü tarihin ilerlemesini Yani kendilerinin gidici olmasını istemezler Ancak unuttukları birşey var: Sabun üzerine basılınca kaydırır Yani söz olmasa da kaymak zorunludur Cahil seçmeye çalışır Akıllı ise anlamaya Bu yüzden ki felsefeye değil seçime dayalı demokrasi de cehalettir Einstein'ın sözlerini bile anlamayanlar Ülke ve dünya yönetmeye kalkıyorlar Sırf cehalet içindeki halklarından yeterli oy aldılar diye Çıplaklıktan daha ayıp ne varsa deseler Siyaset derdim Yetim, öksüz hakkı yemekten daha kötü ne var deseler Tüm milletin hakkını yemek olan siyaset derdim Ondan da kötü ne var deseler Milletin hakkından başka bir de vatanın da hakkını yemek olan özel sektör derdim, Bazı şeyler doğru oldukları için değil mutlu etmek için yapılır Bir millet ya da halk ya da yetişkin insan doğruları değil mutlu olmayı istiyorsa Onu artık kendisi bile kurtaramaz Çünkü bedeni yetişkin iken beyini, ruhu, kişiliği çocuğa benzemiştir Ben sizinle dost olmayı değil bilge olmayı seçtim Sizi mutlu etmeyi değil insanlığı doğrultmayı seçtim Doğrularla ve bilgelerle dost olmayı seçmeyenlerle dost olmak zaten boşadır Öyleyse siz yalnızca mutlu olacaksınız Söyleyin dalkavukluğa da sizi pohpohlasın. Necdet Gürçiftçi İnternette yayınlandığı zaman: 23.1.18/11.31
Kapat/(ESC)
Yorum Düzenleme

Yeni Üyeler

  • asli-korkmz353
  • kalptenkelimeler
  • SürekliYazSürekliYaz
  • WhitePageSürekliYaz
  • Sürekli_Yaz

Bağlı Üyeler

  • asli-korkmz35314:11
Kapat/(ESC)
Tavsiye
Adınız:
Sizin eposta adresiniz:
Alıcının eposta adresi:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
İletişim
Adınız:
Eposta adresiniz:
Mesajınız:
Doğrulama Kodu:
captcha refresh
Kapat/(ESC)
Rastgele Şiir