Bizim denizimizde bir kaya parçasının üzerindeyim şimdi.
Kulağımda çınlayan, kayayı döven dalganın sesimi ?
Yoksa kulağıma sensizliği fısıldayan harabe gönlüm mü onu düşünüyorum.
Kapıyorum gözlerimi Sahra'da bir bedevi oluyorum.
Gözümün önündeki serabına bakıyorum uzun uzun ?
Her serap gibi oda kayboluyor yorgun gözlerimde.
Sus diyorum gönlüme değil diyor elimde.
Sabah ayazına uyanan kaldırım çiçeğine dönüyorum.
Yaz gelsin diye ağlıyorum,Yüzüme bakarak gülüyor bana ocak ayı.
Şimdi tam bu kayanın üzerinde uçsuz bucaksız deryaya bırakıyorum kendimi.
Dalgalar savurup sana getirsin diye beni.
Sana ulaştığımda cansız bir vücut olacak olsamda bana dokunmanın hayaliyle kapatıyorum gözlerimi ve dalıyorum.